Bu
makalede ideal ve ütopya kavramları çerçevesinde üretilmiş kent modelleri
tarihsel süreç içinde incelenmiştir. Bu inceleme sırasında modellerin biçimsel
yaklaşımları ile ulaşım kurguları (ilişkileri) ön planda tartışılmıştır. Bu
modeller Rönesans, Barok ve Endüstri dönemleri gibi özellikle dünyanın değişim
ve dönüşümü sırasında ortaya çıkan sorunlar ve bu sorunlara çözüm arayışlarıdır.
Hedef hep daha iyi koşullarda, daha iyi işleyen sistem içinde bir yaşam biçimi
sunma çabasıdır. Günümüzde ise geçmişten farklı olarak tartışılanlar; aşırı
artan nüfusun doğayı (yaşam kaynağını) tüketme eşiğinde olması, otomobile olan
bağımlılık ve insanlığın büyüyen izolasyonunun kentsel yaşamı etkilemesi
sayılabilir. Bu nedenle günümüz yaklaşımlarında ‘gelecek kaygısı’ daha farklı
boyutlara taşınmaktadır.
In
this article, urban models that have been built as part of ideal and utopia
concepts are examined in the historical process. During this examination,
formal approaches to models and transportation construct (relationships) are
discussed in the forefront. These models
are the problems that arise especially during the periods of change and
transformation of the world such as Renaissance, Baroque and Industry periods
and search for solutions to these problems. The target is always the attempt to
provide a lifestyle with better conditions with a better working system. Today,
what is discussed as different from the past is; the extreme growth of
population (source of life) bringing nature to the verge of deflection, the
dependence on automobiles and growth of isolation of mankind effecting the
urban life. Therefore, it shows itself
in present approaches where future concern is discussed in different
dimensions.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 3 Sayı: 5 |