Günümüzde bütün dünyada yoksulluk olgusu hızla artış
göstermektedir. Araştırma bulguları
bugün yoksulluğun sadece işsizlikle ilintili olarak ele alınamayacağını
göstermektedir. Zira çalışan insanların büyük çoğunluğu da yoksulluk düzeyinde
yaşamak durumunda kalmaktadır. Burada özellikle 1980’li yılardan itibaren ve
günümüzde de artık egemen çalışma biçimi olan esnek çalışma tarzlarının yaygın
hale getirilmesinin katkısı çok büyüktür. Çalışma süreleri ve yoğunluğu artmış,
iş güvenliği ve güvencesi önemli derecede zayıflamış, ücretler düşmüş ve
çalışma şartları giderek zorlaşmış ve kötüleşmiştir. Enformel sektör giderek
büyümüş ve üstelik yatırımcılar açısından da giderek cazip görülmeye
başlanmıştır. Artık sayıları her gün katlanan devasa bir işsizlik ve yoksulluk
seli, işgücü üzerinde ciddi bir disiplin aracına dönüşmüş durumdadır. İşsizlik
ve yoksulluğun bu derece artması, Uluslar arası Çalışma Örgütü’nün
adlandırılmasıyla Modern Kölelik biçimlerinin gelişmesine de hız kazandırmış,
kâr devşirmek amacıyla ticari amaçlı cinsel sömürü amacıyla zorla çalıştırma,
emek gücü sömürüsüne yönelik zorla çalıştırma gibi yeni kölelik biçimleri
küresel ölçekte artış göstermiştir. Yine bu süreçle ilintili olarak insan
ticareti de yine küresel ölçekte ürkütücü bir artış göstermektedir. Bu
toplumsal maliyetlerin, uluslararası düzenleyici kurumlarca da birbiri ardına
rapor edilmesi, neoliberalizmin sürdürülebilirliğinin de sorgulanmasına hız kazandırmış,
işsizliği ve yoksulluğu bir tehdit olmaktan çıkaracak, politikaların ivedilikle
küresel ölçekte hayata geçirilmesi önerilerinin artmasına ve buna yönelik bir
konsensusun oluşmasına da zemin hazırlamıştır.
Today, the phenomenon of poverty is increasing rapidly
in all over the world. Research findings indicate that today's poverty can not
be addressed only in relation to unemployment since the majority of working
people live below the poverty level. The extensive use of flexible working
style, which is now the dominant forms of work especially beginning from
1980's, contributed to this condition heavily. Working hours and density is
increased, work safety and security is significantly weakened, wages have
decreased and working conditions became increasingly hard to the point of
deterioration. The informal sector has grown steadily and it gradually began to
be conceived as even more attractive in terms of investors. Now the daily
increasing flood of unemployment and poverty has become a serious disciplinary
tool on the workforce. The increasing degree of unemployment and poverty
accelerated the development of what the International Labour Organisation
referred as modern forms of slavery, and the new forms of slavery such as
commercial sexual exploitation of forced labour for profit, the exploitation of
the labor force directed towards forced labor have increased globally. Related
to this process, human trafficking also displays a startling increase in a
global scale. These social costs being reported one after another by
international regulatory bodies have accelerated the questioning of the sustainability
of neoliberalism, and the calls for the urgent application of policies to cease
the threats of unemployment and poverty on a global scale is increased,
preparing the ground for a consensus.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 6 Sayı: 16 |