Humanity has been facing the problem of how to manage the space since the establishment of permanent settlements. The limited area of settled life has decreased with urban life. The problem of space has always made the urban land valuable, and as a result, from the first cities to the modern cities, it was necessary to organize the space in an optimal way for reasons such as security and production. With the loss of the castle's main feature, the concentration of trade in the cities, the increase in industrial production, and the rise of the bourgeoisie, the cities began to spread out of the castle. However, even this expansion of the cities did not reduce the demand for urban lands. The main problem of this article is whether there are ethical principles in urban land use and what ethical principles should be done. The transformation of urban lands into a commodity that can be bought and sold in the capitalist countries of the West, has made it difficult to make and implement development plans within the framework of social ethics. In developing countries under the influence of neoliberal movement, ethical debates on how to use urban lands continue.
Urban planning ethics urban planning principles public interest urban development is-sues professional ethics
İnsan, avcı ve toplayıcı bir toplumsal yapıdan yerleşik hayata geçişle birlikte mekânın nasıl yönetileceği sorunu ile karşı karşıya kalmıştır. Yerleşik hayatın doğası gereği sınırlı alanda hareket eden ilk yerleşimcilerin hareket alanı kentsel yaşamla birlikte daha da daralmıştır. Tarihsel bir gerçek olarak, kentin bu sınırlılık hali kent toprağını her zaman değerli kılmıştır. İlk kentlerin ortaya çıkışından Ortaçağ kentlerine kadar, güvenlik, üretim gibi nedenler kentsel mekânların en verimli şekilde düzenlenmesini gerektirmiştir. Temelde bu anlayış modern kentler için de geçerliliğini korumaktadır. Kalenin güvenlikli alan olma özelliğini kaybetmesi, ticaretin kentlerde yoğunlaşması, sanayi üretiminin artışı ve burjuvanın yükselişiyle birlikte kentler hızla surların dışına yayılmaya başlamıştır. Ancak kentlerin mekânda bu devasa yayılışı bile kıt kaynak olan kent topraklarına yönelik talebi azaltmamıştır. Kent topraklarının kullanımında herhangi bir etik ilke olup olmadığı, hangi etik ilkeler çerçevesinde yapılması gerektiği bu makalenin temel sorunsalıdır. Kent toprakların Batının kapitalist ülkelerinde alınır-satılır meta haline dönüşmesi, başta Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, imar planlarının toplumcu bir etik çerçevesinde yapılmasını ve uygulanmasını zorlaştırmıştır. Neoliberal akımın etkisindeki gelişmekte olan ülkelerde, kent topraklarının nasıl kullanılacağına ilişkin etik tartışmalar devam etmektedir.
Kent planlama etik planlama ilkeleri kamu yararı imar sorunları meslek etiği
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 7 Eylül 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 14 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 13 Sayı: 37 |