Personal rights entail the rights individuals have over their personal property and can claim against anyone. The law does not define personality rights. In addition, identifying what is included in the scope of personal rights within definitive limits is not possible. Personality rights involve certain rights individuals recognize simply because they are persons. Personal rights are an absolute right, and personal property is considered among these rights. Personal rights cannot be transferred or waived and are closely tied to the individual. Evaluations regarding personal rights can be said to have been made in the legal systems of many countries, including the Turkish legal system. Although having various bases, personal rights have an extremely important place in terms of the laws of every country. When addressing personal rights, many concepts are seen to be accepted in this context whose boundaries have not been defined, the main examples being an individual’s life, health, bodily integrity, honor and dignity, title, visage, and photograph. Among these examples, titles are more a sign of respect, and whether or not the use of an individual’s title in addressing can be considered in this context should be evaluated. Titles and honorifics are the general names given to all the expressions parties use to address one another during a mutual conversation and are generally use to show respect. Honorifics, which as a rule are used obligatorily among people of a certain status, play an important role in the development and smooth progress of social relations. In this respect, the issue of whether honorifics can be evaluated within the right of personality emerges as a problem that needs to be examined. Whether honorifics are a personality right needs to be determined, and honorifics are acceptable as a personal right, how to protect this right will also need to be determined. In this respect, the relationship honorifics have with honor and dignity should be revealed, as well as the points where they diverge from each other. While considering this situation within the framework of personal rights, consideration should also be given to how honorifics are accepted and evaluated in different legal systems.
Kişilik hakkı, kişinin kişisel değerleri üzerinde sahip olduğu ve herkese karşı ileri sürebildiği haklardan birisidir. Kanunlarda kişilik hakkının tanımı yapılmamaktadır. Ayrıca kişilik hakkının kapsamına nelerin girdiğini kesin sınırlarla belirlemek de mümkün değildir. Kişilik hakkı, kişilere sırf kişi olmalarından kaynaklı olarak tanınmış birtakım haklardır. Kişilik hakları mutlak haklardan biri olup; şahıs varlığı hakları içerisinde kabul edilmektedir. Kişilik haklarının devredilmesi ya da bu haklardan feragat edilmesi söz konusu değildir. Bu haklar, kişiye sıkı sıkıya bağlı olan haklardandır. Türk Hukuk sisteminde olduğu gibi birçok ülke hukuk sistemlerinde de kişilik haklarına ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı söylenebilir. Farklı temeller üzerine oturtulsa da kişilik hakları, her ülke hukuku bakımından son derece önemli bir yere sahiptir. Kişilik hakları denildiğinde sınırları belirli olmayan pek çok kavramın bu kapsamda kabul edildiği görülmektedir. Kişinin hayatı, sağlığı, vücut bütünlüğü, şeref ve haysiyeti, adı, fotoğrafı, resmi ve benzerleri başlıca örneklerdir. Söz konusu örnekler arasında kişilere karşı kullanılan ve daha çok bir saygının belirtisi olan hitabın bu kapsamda ele alınıp alınamayacağı değerlendirilmelidir. Hitap, karşılıklı konuşma sırasında tarafların birbirlerine karşı kullanmış oldukları ve genellikle saygı amacını içeren ifadelerin tamamına verilen genel addır. Kural olarak belirli statüdeki kişiler arasında kullanılması zorunlu olan hitap kelimeleri, sosyal ilişkilerin gelişimi ve düzgün bir şekilde ilerlemesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu bakımdan hitabın, kişilik hakkı içerisinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği meselesi incelemeye tabi tutulması gerekli bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Hitabın bir kişilik hakkı olup olmadığı; şayet kişilik hakları içerisinde kabul edilmesi mümkünse, bunun korunmasının ne şekilde sağlanacağının tespiti gerekir. Bu açıdan özellikle hitap ile şeref ve haysiyetin ilişkisi ve birbirlerinden ayrıldığı noktalar ortaya koyulmalıdır. Kişilik hakları çerçevesinde durum ele alınırken; farklı hukuk sistemlerindeki kabul ve değerlendirmelere de dikkat edilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | May 31, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |