Democracy is a form of government that has been practiced since ancient times. Today, it has indispensable location for Orthodox Christians. The Patriarchate came under the auspices of the Ottoman Empire with the conquest of Istanbul by Mehmed the Conqueror (1453). For many years, it continued its existence as the religious authority of the Greeks in the Ottoman lands. In the last hundred years of the Ottoman Empire, the Patriarchate expanded its activities against the Ottoman government and the State by using its religious powers. It has become an institution working for the Greek government. During the National Struggle Period, it is seen that the Fener Greek Patriarchate tried to create the perception in the world public opinion that the Turks were persecuting the Greeks and Christians under their rule to legitimize the Greek occupation of Turkish lands. The efforts of the Patriarchate in this period did not remain fruitless; With the effect of the perception created, much news from this period took place in the foreign press, and there were echoes of the news. Gazi Mustafa Kemal Atatürk analyzed the aims of the Patriarchate well, especially during the National Struggle, and warned the public and the parliament against this danger in his statements on the subject. In this study, the statements of Gazi Mustafa Kemal Atatürk during the National Struggle, newspapers of the period, archive documents, and sources containing different opinions were examined using the document analysis method. In addition, it has been researched how the Fener Greek Patriarchate created public opinion against the Turks in the foreign press (in English newspapers) and the effect of the public opinion that was tried to be formed on the political and social events of the period.
Fener Rum Patrikhanesi’nin Doğu Roma topraklarında bulunması, Patrikhane’yi Ortodoks Hristiyanları için önemli bir konuma getirmiştir. Patrikhane, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u alması (1453) ile birlikte Osmanlı Devleti himayesine girmiş ve uzun yıllar Osmanlı topraklarında Rumların dinî otoritesi statüsünde varlık göstermiştir. Patrikhane, Osmanlı’nın son yüz yılında dinî yetkilerini kullanarak birçok defa Osmanlı hükûmeti ve Devleti aleyhine faaliyetlerini genişletmiş ve Yunan hükûmeti için çalışan bir kurum haline dönüşmüştür. Milli Mücadele Dönemi’nde Fener Rum Patrikhanesi’nin, Yunanlıların Türk topraklarında yaptığı istila hareketini meşrulaştırmak için dünya kamuoyunda Türklerin, egemenlikleri altındaki Rum ve Hristiyanlara karşı zulümlerde bulunduğu yönünde bir algı oluşturma çabası içine girdiği görülmektedir. Patrikhane’nin bu dönemdeki çabaları sonuçsuz kalmamış, ortaya çıkan algının etkisi ile dış basında bu döneme ait birçok habere yer verilmiş ve yapılan haberlerin yankıları olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, özellikle Millî Mücadele döneminde Patrikhane’nin amaçlarını iyi tahlil ederek konu ile ilgili verdiği demeçlerde halkı ve meclisi bu tehlikeye karşı uyarmıştır. Bu çalışmada, Milli Mücadele Dönemi’nde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün demeçleri, döneme ait gazeteler, arşiv belgeleri ve farklı görüşler içeren kaynaklar, doküman inceleme yöntemi ile ele alınarak incelenmiştir. Ayrıca Fener Rum Patrikhanesi’nin dış basında (İngilizce yayın yapan gazeteler) Türklere karşı nasıl bir kamuoyu oluşturduğu ve oluşturulmaya çalışılan kamuoyunun dönemin siyasî ve toplumsal olaylarına etkisi araştırılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Late Modern Ottoman History, Late Modern History (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | May 16, 2023 |
Publication Date | June 12, 2023 |
Submission Date | March 15, 2023 |
Acceptance Date | May 16, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
İndeksler / Indexes
tarafından dizinlenmekte,
TÜBİTAK/ULAKBİM(TR) SBVT tarafından izlenmektedir.
Dergimizde yayımlanan makaleler, aksi belirtilmediği sürece, Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası (CC BY 4.0) ile lisanslanır. Dergiye yayımlanmak üzere metin yollayan tüm yazar ve çevirmenlerin, gönderdikleri metnin yegâne telif sahibi olmaları ya da gerekli izinleri almış olmaları beklenir. Dergiye metin yollayan yazar ve çevirmenler bu metinlerin CC BY 4.0 kapsamında lisanslanacağını, aksini sayı editörlerine en başında açıkça beyan etmedikleri müddetçe, peşinen kabul etmiş sayılırlar.