The history of communication research by many authors from the agricultural life to industrial life of the community to pass, and that led to many changes in political and social life in the aftermath of the industrial revolution with the studies starts. Mass Communication studies; industrialization, urbanization, the spread of education and literacy rates increase, the spread of mass media, mass movements such as the proliferation of social, cultural and political life that affect each other mutually and at the same time both cause and consequence of them as a series of changes that arise within the framework of the new society has been formed.
In the field of communication generally accepted theoretical approaches, each approach of the self-objections against the previous one are outstanding. According to Adorno and Horkheimer, the culture industry, uses technology; to convert people’s cultural expression and people to “meta” and to promote the domination of capitalism so using this method comprehension became an instrument. Habermas, regarded as a consecutive of the Frankfurt School and by changing the direction of the criticism of critical theory, focuses on the formative influence of language and communication.
Communication in the last quarter of the 20th century, rapid and significant improvements in techniques used in the field of communication and publishing. From a technological standpoint, it is possible to mention the sovereignty of the computer on newspaper industry. Developing of technology and mass media tolls diversity depend on the need arise in social media, change the use of media, individual habits and many things tied to them.correlated with stress.
İletişim araştırmaları tarihi, pek çok yazar tarafından toplumların tarımsal yaşamdan endüstriyel yaşama geçmesine ve siyasal ve toplumsal hayatta birçok değişikliğe yol açan Sanayi Devrimi sonrasında yapılan çalışmalarla başlatılır. Kitle iletişimi üzerine yapılan çalışmalar; endüstrileşme, kentleşme, eğitimin yaygınlaşması ve okuryazarlık oranının artması, kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması, kitlesel hareketlerin çoğalması gibi toplumsal, kültürel ve siyasal yaşamda birbirini karşılıklı olarak etkileyen bir dizi değişim ve bunların aynı zamanda hem nedeni hem de sonucu olarak ortaya çıkan yeni toplum anlayışı çerçevesinde biçimlenmiştir.
İletişim alanındaki kuramsal yaklaşımları genel olarak değerlendirdiğimizde, her bir yaklaşımın kendinden bir öncekine yönelttiği itirazlar göze çarpmaktadır. Adorno ve Horkheimer’a göre, kültür endüstrisi, kapitalizmin tahakkümünü yaygınlaştırmak, insanları ve insanların kültürel anlatımlarını “meta” ya dönüştürmek için teknolojiyi kullanır ve bu yolla aklı araçsallaştırır. Habermas ise, Frankfurt Okulu’nun ardılı olarak değerlendirilir ve eleştirel kuramdaki eleştirinin yönünü değiştirerek, iletişim ve dilin biçimlendirici etkisine odaklanır.
20’inci yüzyılın son çeyreğinde ise haberleşme, iletişim ve yayıncılık alanında kullanılan tekniklerde hızlı ve önemli gelişmeler yaşanmıştır. Teknolojik açıdan bakıldığında gazete sektöründe de bilgisayarın egemenliğinden söz edilmektedir. Toplumsal yaşamda ortaya çıkan ihtiyaçlara bağlı olarak gelişen teknoloji ve kitle iletişim araçlarındaki çeşitlilik, medyanın kullanım biçimini, bireysel alışkanlıkları ve bunlara bağlı pek çok şeyi değiştirmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 22, 2016 |
Submission Date | March 25, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 42 |