Adil toplum her bireyin bütünüyle eşitlendiği bir toplum olmadığı gibi, sosyal adalet alanındaki akademik literatür de mutlak eşitlikçiliğe sıkışmış bir adalet tanımı üzerine kurulu değildir. İlgili alandaki akademik literatüre bakıldığında görülebileceği gibi, sosyal adalet kuramları mutlak eşitlikçiliği öneren kuramlar değil, eşitsizliklere dönük sosyolojik bakış açısından beslenen ve bu eşitsizliklerin hangi sosyal, ekonomik, siyasal ve kurumsal koşullar altında etik olarak gerekli ve arzu edilir olduğunu açıklamayı hedefleyen, rekabet halinde ve çatışan normatif siyasal bakış açılarıdır. Bu çalışma, sosyal adalet kuramlarının söz konusu bu temel niteliğinin, belirleyici özelliği adil toplumun tesisine hizmet etmek olan sosyal hizmet ve sosyal politika disiplinleri dahilinde, Türkiye’de yayınlanan hakemli akademik makaleler tarafından ne ölçüde benimsendiğini araştırmayı amaçlamaktadır. Bu amaçtan yola çıkarak, sosyal adalet kavramını içeren hakemli dergi makalelerini eleştirel bir gözle incelemek için sistematik literatür taraması (n=184) ve nitel içerik analizinden (n=62) oluşan çift katmanlı bir metodoloji kullanılmıştır. Analizler, bazı diğer bulgularının yanında, Türkiye’de (1) sosyal adalet kavramının esasen insan hakları ve refah gibi bazı genel kavramlarla birlikte popüler akademik jargonun bir parçası olarak ele alındığını; (2) ikisi arasında önemli ayrımlar olmasına rağmen sosyal adalet ve eşitlik kavramlarının birbirinin yerine kullanıldığını ve (3) ilgili literatürdeki birbirleriyle rekabet halinde ve çatışan normatif perspektifleri göz ardı eden bütünleşik/homojen bir adil toplum anlayışının hakim olduğunu göstermektedir.
A just society is not one where everyone is absolutely equal on all terms, nor scholarly literature on social justice is constrained by such a conception of the just. As observed from the broad scholarly literature of social justice, most theories in this field are competing and contending normative political perspectives informed by a sociological conception of inequalities and aiming to identify social, economic as well as institutional conditions under which resulting inequalities are morally necessary and desired, rather than proposing absolute equality. This work primarily aims to explore to what extent this foundational quality of social justice theories is adopted by peer-reviewed scholarly articles published in Türkiye within disciplines of social work and social policy whose identifying characteristic is to serve the establishment of the just society. Departing from this purpose, it methodologically employed a double-layered systematic literature review (n=184) and qualitative content analysis (n=62) to critically scrutinise peer-reviewed journal articles involving the concept of social justice. In addition to some complementary findings, these analyses resulted in three major findings based on which we argue that social justice in Türkiye is (1) primarily addressed as a part of the popular academic jargon along with some generic concepts such as human rights and welfare; (2) interchangeably used with the concept of equality although there are substantial distinctions between them; and (3) stressed in a way that there is a unified/homogenous conception of the just society that overlooks competing and contending normative perspectives in the relevant literature.
Earlier version of this work and its preliminary findings were presented in the 23rd Labour Economics and Industrial Relations’ Congress held in Ordu / Türkiye at May, 2024.
We are grateful for critical and constructive comments of anonymous referees as well as the editor(s) whose diligent reviews played helpful role for detailing certain methodological justifications in this work.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Political Science (Other), International Relations (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 9, 2024 |
Submission Date | June 14, 2024 |
Acceptance Date | October 1, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 14 Issue: 4 |