Bu çalışmada sedanter bireylerin yeme bozukluğu ile mevcut beden algılarının ve fiziksel aktiviteye karşı tutum ve davranışlarının belirlenmesi ile aralarındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya 18-60 yaş arası ve yaş ortalamaları 36,752 (±10.99) yıl, beden kitle indeksleri ortalamaları 24,772 (±4,4126) olan 328’i kadın 176’sı erkek olmak üzere toplamda 504 sedanter birey gönüllü olarak katılmıştır. Çalışmamız verileri pandemi koşulları nedeniyle oluşturulan Google form üzerinden toplanmıştır. Formda yer alan demografik bilgilere ek olarak yeme bozukluğu riskini ölçmek amacıyla REZZY (SCOFF) Yeme Bozuklukları Ölçeği, beden algılarını ölçmek amacıyla Stunkard Şekil Derecelendirme Ölçeği ve fiziksel aktiviteye karşı tutumlarını ölçmek amacıyla Bilişsel Davranışçı Fiziksel Aktivite Ölçeği (BDFAÖ) kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde IBM SPSS 22.0 paket programı ile demografik bilgilere ilişkin frekans dağılımını belirlemek için betimleyici analizler, veriler arasındaki ilişkinin belirlenmesi için korelasyon, bağımsız t-testi ve ANOVA analizleri yapılmıştır.
Bu çalışmada yeme bozuklukları oranının kadınlarda erkeklere oranla daha yüksek olduğu; yeme bozukluğuna sahip olanların çoğunluğunun 45 yaş altında olduğu; yaş arttıkça vücudundan memnun olma ve kendini zayıf bulma oranının düştüğü; vücudundan memnun olma düzeyinin yeme bozukluğu varlığında düştüğü, BKİ oranları incelendiğinde kilolu olarak belirlenen bireylerin katılımcıların %11’ini oluştururken kendini kilolu bulan katılımcıların oranının %66 olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak katılımcıların %40’ında yeme bozukluğu olduğu, %74’ünün ise bedenlerine karşı memnuniyet duymadıkları tespit edilmiştir. Bu bağlamda olumlu beden algısının oluşması ve sağlıklı beslenme alışkanlığının kazanılabilmesi için erken çocukluk döneminden itibaren spora teşvikin öneminin bu çalışmayla bir kez daha vurgulandığını söyleyebiliriz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Studies on Education |
Journal Section | Research |
Authors | |
Publication Date | July 15, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 8 Issue: 1 |