Osmanlı tarihinin ilk muhalefet hareketi Yeni Osmanlılar’ın en önemli mensuplarından biri olan Namık Kemal'in ele aldığı temel sorun, döneminin hemen tüm aydınları gibi, Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu gerilemeden nasıl kurtulacağıydı. Bu soruna çözüm ararken Batılı düşünürlerden beslenmiş, Batı devletlerinin yönetim biçimlerini incelemiştir. Araştırmalarından ulaştığı sonuca göre, İbn Haldun'un savının aksine, devletlerin yıkılması bir kader değildir. Devletler doğanın gereklerine uygun yönetilirse sonsuza kadar yaşayabilirler. Doğanın gereklerine uygun yönetimden anladığı ise şeriat üzerine bina edilmiş bir yönetimdir. O, şeriatla doğal hukuk arasında bir ilişki kurmuş, hatta bunların aynı şeyler olduğunu düşünmüştür. Ona göre şeriat ve doğal hukuk, güçler ayrılığına dayanan bir yönetim biçimini gerektirmektedir. Zaten İslam tarihine, Osmanlı tarihine bakılırsa meşveret usulünün geçerli olduğu görülür. Osmanlı Devleti, bu yönetim anlayışından uzaklaştığı, tüm yetki tek elde toplandığı için gerilemiştir. Ona göre bu durumdan kurtulmanın yolu, doğanın gereklerine uygun olan meşruti yönetimden geçmektedir. Böylece Namık Kemal, devletin kurtuluşu ve devamlılığı için aradığı çözümü, Osmanlı’nın mevcut yönetim biçiminde yapılacak değişiklikte bulmuştur. Yaşadığı dönemde Batı’da uygulanan yönetim biçimlerinden esinlenerek, Osmanlı’yı içinde bulunduğu kötü durumdan kurtaracağını düşündüğü, güçler ayrılığı esasına dayanan bir yönetim biçimi geliştirmiştir.
Yeni Osmanlılar Namık Kemal Güçler Ayrılığı Devlet Yönetim Biçimi
Namık Kemal is one of the most significant representatives of the Young Ottomans, the first opposition movement in Ottoman history. Just like his fellow intellectual contemporaries, his main concern was saving the Ottoman state from its downfall. When looking for solutions, he was influenced by Western thinkers and looked into government systems of Western states. He concluded that, contrary to Ibn Khaldun’s theory, states are not destined to collapse. As long as states are governed according to nature’s rules, they can last forever, and such government means compliance with the shariah. Namık Kemal not only made a connection between natural law and the shariah, but he also believed they were the same. According to Kemal, the shariah and natural law necessitate separation of powers, as demonstrated by the Shura principle in Islamic and Ottoman history. He argues that the decline of Ottomans is due to abandoning this government principle and assembling all power with the Bab-i Ali (the Sublime Porte). In order to save the Ottoman state, the parliamentary system must be instated, as necessitated by natural law. Namık Kemal believed that the salvation and the continuation of the state depend on the government system. Influenced by the Western government systems of his time, he developed a government system embracing the separation of powers which he believed would save the Ottoman state.
Young Ottomans Namık Kemal Division of Powers Government Government System
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2019 |
Kabul Tarihi | 5 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 10 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.