Even though the matter of the Quran’s Turkish translations and commentaries have been discussed extensively by researchers from different areas of specialization, there is still not a sufficient, comprehensive approach to this matter because the historical information necessary for a full translation has not yet been discovered. Okcuzade Mehmed Şahi, who lived in the sixteenth and seventeenth centuries, served as a clerk in the Ottoman Empire. In classical and modern sources, he is complemented for his talent in writing prose. Okcuzade contributed as Turkish version of forty verses of Quran, which is rare to find in that language. Our doctoral thesis about Okcuzade’s work, called En-Nazmu’l-Mübîn fi’l-âyâti’l-erba‘în, has identified faulty or incomplete information about en- Nazmu’l-Mübîn and reviewed the missing historical information that was mentioned at first sentence. Our thesis presents the importance and quality of en-Nazmu’l-Mübîn while providing literary analysis of the forty-verse translation’s commentary of Ottoman period. En-Nazmu’l-Mübîn fi’l-âyâti’l-erba‘în is a literary-wisdom commentary that includes forty verses of the Quran. The verses he chose were taken from these suras: Bakara (84–85, 185 & 32), Hûd (17, 60 & 116), Nisâ (171 & 100), Kasas (83 & 88), Şuarâ (82, 43 & 90), Yûsuf (91, 92 & 50), Enbiyâ (88 & 18), Kehf (109 & 82), Talak (1 & 3), Zâriyât (16 & 17), Arâf (148 & 183), Necm (39 & 42), Hadîd (13), Mülk (29), Âli İmrân (92), Fecr (9), Hac (27) Meryem (54), Tevbe (40), Ahzâb (53), Zuhruf (39), Yunus (30), Mâide (114), and Şûrâ (23).
Türkçe Kur’ân tercüme ve tefsirleri meselesi farklı uzmanlık alanlarından araştırmacılarca bugüne kadar çeşitli yönleriyle ele alınmışsa da tarihî malzemenin tamamı henüz ilmî incelemelerle ortaya çıkarılmamış olduğundan yeterli ve beklenen ölçüde kapsamlı bir yaklaşımda bulunabilmek için bir müddet daha beklemek gerekecektir. XVI. asrın son çeyreğinde dünyaya gelen ve XVII. asrın ilk yarısında vefat eden Okçuzâde Mehmed Şâhî münşîlik başta olmak üzere Osmanlı Devleti’nin çeşitli bürokratik kademelerinde vazife almış birisidir. İnşâ kudreti klasik ve modern kaynaklarda övgü dolu ifadelerle anılan Okçuzâde ilmî cephesinin meyvesi olarak kırk ayet türünde, aslında klasik edebiyatımızda örneklerine çok rastlanmayan bir eser telif etmiştir. Tam adı en-Nazmu’l-Mübîn fi’l-âyâti’l-erba‘în olan bu eser üzerine yaptığımız doktora teziyle bugüne kadar bu metne dair verilen ve genel olarak birbirini tekrarlayan yarı doğru yarı hatalı bilgilerin ötesine geçilmiş oldu hem de ilk cümlede ifade edilen söz konusu eksik tarihî malzemenin bir tanesinin daha gün yüzüne çıkması sağlandı. Böylece bir yandan en-Nazmu’l-Mübîn’in mahiyeti ortaya konulurken bir taraftan da edebîirfânî tefsir türüne dahil edilebilecek olan bu manzum-mensur karışık kırk ayet tercüme ve tefsirinin Osmanlı asrı Türkçe tercüme-tefsir hareketinin neresinde durduğuna dair bir kanaatin gelişmesine de olanak sağlaması amaçlandı. en- Nazmu’l-Mübîn fi’l-âyâti’l-erba‘în edebî-irfânî bir kırk ayet tefsiridir. Okçuzâde’nin Kur’ân’dan seçip tefsir ettiği ayetler şu surelerden alınmıştır: Bakara (84-85, 185 ve 32), Hûd (17, 60 ve 116), Nisâ (171 ve 100), Kasas (83 ve 88), Şuarâ (82, 43 ve 90), Yûsuf (91, 92 ve 50), Enbiyâ (88 ve 18), Kehf (109 ve 82), Talak (1 ve 3), Zâriyât (16 ve 17), Arâf (148 ve 183), Necm (39 ve 42), Hadîd (13), Mülk (29), Âli İmrân (92), Fecr (9), Hac (27) Meryem (54), Tevbe (40), Ahzâb (53), Zuhruf (39), Yunus (30), Mâide (114) ve Şûrâ (23).
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Creative Arts and Writing |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 21, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 37 |