XVI. yüzyılın başarılı tarih teliflerinden biri olan Hoca Sadeddin Efendi’nin Tâcüttevârîh’i ilk dokuz Osmanlı sultanının döneminin tarihidir. Müellif daha önce yazılmış olan tarihî eserleri inceleyip bunların isimlerini zikrederek, önemli ölçüde tenkit süzgecinden geçirip kaynak olarak kullanmıştır. Bunlar arasında İdris-i Bitlisî’nin Heşt Bihişt’inin ayrı bir yeri bulunmakla birlikte Mehmed Neşrî’nin Cihannümâ’sından ve Türkçe Tevârih-i Âl-i Osman’lardan kaynak olarak özellikle yararlanmıştır. Tâcüttevârîh, Heşt Bihişt’i model alarak belâgatı ön plana çıkaran süslü ve ağdalı nesri benimsemiştir. İran tarihçiliğinin en önemli özelliği olan bu tarz daha önce Atâ Melik Cüveynî, Vassâf ve Şerefeddin Ali Yezdî’nin temsil ettiği bir ekol olup Osmanlı tarihçiliğinde Farsça olarak Bitlisî, Türkçe olarak ise Hoca Sâdeddin ile devam etmiştir. Eser yazıldığı tarihten itibaren büyük yankı uyandırıp çok sayıda istinsah edilmiş, oldukça erken tarihlerde batı dillerine çevirileri yapılmıştır. Bu makalede özellikle eserin kaynakları üzerinde durulup bazı değerlendirilmeler yapılmaya çalışılmıştır.
Tâcüttevârîh of Hoca Sadeddin Efendi, one of the most successful works of the 16th century, is the history of the period of the first nine Ottoman Sultans. Having studied the historical works on the same topic which had been written earlier, the author reviews and critiques these works. İdris-i Bitlisî’s Heşt Bihişt has a special place among them. However, Hoca Sadeddin Efendi particularly benefited from Mehmed Neşrî's Cihannümâ and from the Turkish version of Tevârih-i Âl-i Osman as resources for his own work. Tâcüttevârîh adopted the Iranian historiography with ornate rhyme by taking the model of Heşt Bihişt. This style, which is the most important feature of Iranian historiography, comes from a school previously represented by Atâ Melik Cüveynî, Vassâf and Şerefeddin Ali Yezdî. This school was represented in Ottoman historiography by Bitlisî in Persian and by Hoca Sâdeddin in Turkish. Upon the completion of Hoca Sadeddin Efendi’s work, it gained a wide reputaion and many copies were made. They were translated into Western languages quite early. The particular focus of this article is to examine the sources of the work and to make some evaluations.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 28, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 71 |