Kadına yönelik şiddete itirazın kamu spotlarında temsili, bu önemli sosyal soruna dikkat çekme ve toplumsal farkındalığı artırma amaçlı yapılan önemli bir çabadır. Bu tür kamu spotlarında, şiddete maruz kalmış kadınların güçlü ve dayanıklı özellikleri de vurgulanarak, kadınlara ilham kaynağı olması hedeflenmektedir. Kamu spotlarının kadına yönelik şiddetle mücadeledeki ikna edici etkisi, izleyicilerin duygusal tepkilerini harekete geçirerek davranış değişikliğine yol açabilmektedir. İzleyiciler, kamu spotlarının etkileyici hikayeleri sayesinde, şiddete maruz kalan kadınların yanında durmayı ve destek vermeyi daha fazla isteyebilmektedir. Aynı zamanda, kamu spotları, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için toplumun tüm kesimlerinin sorumluluk alması gerektiği mesajını da ileterek, kolektif bir çabanın önemini vurgulamaktadır. Bu çalışma, T.C. İletişim Başkanlığı tarafından hazırlanan, “Görmezden Gelme” ve “Saklama” isimli kamu spotlarını göstergebilimsel analiz ile inceleyerek kamu iletişimde kadına yönelik şiddetin temsilini ele almaktadır. Kadının edilgenliğine gönderme yapan buyurgan söylemlerin yerine ve genel kanının aksine kadınların hangi sosyoekonomik durumda olursa olsun şiddete maruz kalabileceğini ortaya koyan spotlar, toplumsal farkındalık, empati ve dayanışmayı teşvik eder şekilde iknaya yönelik gerçekçi argümanlar barındırmaktadır.
Representing the objection to violence against women in public service announcements is a significant effort to raise concern and social awareness about this important social problem. Public spots aim to inspire women by emphasizing strong and resilient characteristics of women who have been subjected to violence. The persuasive effect of public service announcements in the fight against violence towards women can lead to behavioral changes by activating the emotional reactions of the audience. Thanks to the impressive stories of public service announcements, viewers may be more willing to stand by and support women subjected to violence. Furthermore, public spots emphasize the importance of a collective effort by conveying the message that all parts of society must take responsibility to prevent violence against women. This study examines the public spots titled “Don’t Hide-Don’t Ignore” prepared by Presidency of the Republic of Türkiye Directorate of Communications, by means of semiotic analysis and discusses the representation of violence against women in public communication. Instead of imperious discourses referring to women’s passivity, and contrary to the general view, the spots revealing that women can be subjected to violence regardless of their socioeconomic status include realistic persuasive arguments by encouraging social awareness, empathy, and solidarity.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Women's Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 27, 2023 |
Submission Date | July 23, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 9 Issue: 2 |