Modernite, Avrupa’da uzun yıllar alan bir sürecin sonucunda doğal olarak ortaya çıkmıştır. Fakat sonradan modernleşmeye çalışan geleneksel toplumlar bu süreci dış müdahalelerle, kısa süre içinde ve yapay olarak gerçekleştirmeye çalışmaktadırlar. Bu durumda birçok sorun ortaya çıkmaktadır. Ortaya çıkan sorunlardan biri de bilinç düzeyinde kendisini gösterir. Modernleşmeye çalışan toplumlar ne kendi geleneksel dünya görüşlerinden koparak modern döneme uyum sağlayabilmekte ne de kendi geleneksel dünya görüşlerini koruyabilmektedirler. İki heterojen dünya görüşünün bir toplum içinde aynı anda etkinlik göstermesi kültürel şizofreniye yol açmaktadır. Türkiye’deyse bu durum kendisini özellikle 1980 sonrasında göstermektedir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında kuramsallaşan devlet merkezli modernleşme modeli yerini 1980’lerde toplum merkezli modernleşme modeline bırakmış ve bunun sonuncunda her alanda hızlı bir dönüşüm gerçekleşmiştir. Kısa süre içinde gerçekleşen hızlı dönüşüm kültürel şizofreniyi ortaya çıkartmıştır. Bilinç düzeyinde meydana gelen kültürel şizofreni kendisini en net kültür ürünlerinde yani sanatta göstermektedir. 1980 sonrası Türk sinemasında kültürel şizofreninin izleri filmlerde ortaya çıkan melekler, şeytanlar, hayaller ve hayaletler gibi anomalilerle görülmeye başlanmıştır. Çalışmada filmlerde görülen şeytan ve melek karakteri incelemeye alınmıştır. Bu bağlamda incelenen filmler, Arkadaşım Şeytan (1988),Uzun İnce Bir Yol (1991), Siyah Pelerinli Adam (1992) ve Gölge Oyunu’dur (1993). Filmlerde ortaya çıkan şeytan karakterleri modernleşmeyi temsil etmektedirler. Melek olarak görünen karakterlerse özlem duyulan geçmişi ve geleneği temsil etmektedirler.
Kültürel Şizofreni Modernleşme Melekler ve Şeytanlar Türk Sineması
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Kasım 2021 |
Gönderilme Tarihi | 10 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 18 |