Existence is an action that takes place between existence and non-existence. The reflection of this action on philosophy with an ontological background and forcing the individual to search for meaning constitutes the thought of existentialism. Existentialism, where philosophers and thinkers could not find a common ground, stands out as a philosophical thought that emerged in France after the Second World War. One of the phenomena of this thought is literature and literary works in this context. Yusuf Atılgan is one of the authors who applied existentialism, which has become more common in literary works thanks to the treatment of Jean Paul Sartre in his novels, to his works in Turkish literature. It is possible to see that existentialist discourses are used intensely and strongly both in the novels and stories of Yusuf Atılgan, who started to produce works after 1950. In this study, some basic problems and conflicts such as identity, alienation, loneliness, rulelessness, suicide, sexuality that exist in Yusuf Atılgan's stories and emerge within the framework of existentialism, have been analyzed thematically. As a result of the examination, it has been determined that Yusuf Atılgan used an existentialist discourse in his stories, as he did in his novels, and that he fictionalized his stories with the thematic elements mentioned above.
Varoluş, varlık ve yokluk arasında kendini şekillendiren bir eylemdir. Bu eylemin ontolojik bir alt zemin ile felsefeye yansıması ve bireyi anlam arayışına sürüklemesi varoluşçuluk (egzistansiyalizm) düşüncesini oluşturmaktadır. Filozofların ve düşünürlerin, ortak bir paydada birleşemedikleri egzistansiyalizm, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Fransa’da kendini gösteren bir felsefi düşünce olarak göze çarpar. Bu düşüncenin görüngü alanlarından birisini de edebiyat ve bu bağlamda edebî eserler oluşturmaktadır. Jean Paul Sartre’ın romanlarında işlemesiyle edebî eserlerde daha yaygın bir şekilde görülmeye başlanan varoluşçuluğu, Türk edebiyatında eserlerine uygulayan sanatçılardan biri de Yusuf Atılgan’dır. 1950 sonrasında eserler vermeye başlamasıyla birlikte Yusuf Atılgan’ın gerek romanlarında gerekse öykülerinde varoluşçu söylemlerin yoğun ve güçlü bir şekilde kullanıldığını görmek mümkündür. Bu çalışmada Yusuf Atılgan’ın öykülerinde yer alan ve varoluşçuluk çerçevesinde ortaya çıkan kimlik, yabancılaşma, yalnızlık, kuralsızlık, intihar, cinsellik vb. gibi birtakım temel problem ve çatışmalar, tematik anlamda incelenmiştir. İnceleme sonucunda Yusuf Atılgan’ın romanlarında olduğu gibi öykülerinde de varoluşçu bir söylem kullandığı, yukarıda sözü edilen tematik unsurlarla öykülerini kurguladığı tespit edildi.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | August 30, 2022 |
Submission Date | May 16, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 8 |