Başta dramatik yapımlar olmak üzere uluslararası çapta dolaşımda olan televizyon programlarının izleyiciyle buluştuğu farklı ülkelerin ulusal kültürleri üzerindeki etkisi 1960’lardan bu yana önemli bir tartışma konusudur. 1990’ların sonuna gelindiğinde uluslararası iletişim alanında da bu konuya odaklanan hatırı sayılır bir literatür oluşmuştur. En genel hatlarıyla değerlendirildiğinde bu çalışmalarda, başta ABD olmak üzere, program endüstrisi gelişmiş Batılı ülkelerden, “gelişmekte olan” ya da “az gelişmiş” ülkelere doğru tek yönde gerçekleşen yoğun program akışının etkileri, “modernleşme” ve “bağımlılık” (1960’lar), “kültürel emperyalizm” (1970’ler), “küreselleşmeci karşılıklık” (1980’ler) ve küreselleşme sürecinin bir eleştirisi olarak anlaşılacak şekilde “kültürel homojenleşme ve “Amerikanlaşma” (1990’lar) kavramlarıyla ilişkilendirilerek ele alınmıştır.
Bu çalışmada, televizyon programlarının uluslararası dolaşımına odaklanan bu literatürden hareketle, Türkiye’de televizyonun yaygınlaşmaya başladığı ancak program arzının sınırlı olduğu 1970’lerin kültürel tartışmalarından başlayarak, özel yayıncılığın yerleşiklik kazandığı 90’ların ikinci yarısına kadar devam eden süreçte yabancı programların ulusal kültür üzerindeki etkisine ilişkin dile getirilen görüşlerin zaman içerisindeki değişimine odaklanan bir mikro tarih okuması sunulmaktadır. Bu tarihsel izleği kurarken, televizyon yayıncılığına odaklanan kamusal kültürel tartışmalara ilişkin verilere, ele alınan zaman dilimi boyunca en yüksek tiraja sahip gazeteler arasında yer alan Milliyet gazetesinin elektronik arşivi ve özellikle kültürel konuların daha yoğun olarak işlendiği Milliyet Sanat dergisinin arşivi taranarak ulaşılmıştır.
Ulaşılan haber ve köşe yazıları üzerinden yapılan incelemede televizyondaki yabancı içerikler bağlamında dile getirilen kamusal kültürel kaygıların 1980 sonrası süreçte geri plana düşmeye başladığı ve özellikle de 1990’lı yılların özel kanallarıyla birlikte neredeyse ortadan kalktığı gözlemlenmiştir. Bunda televizyon yayıncılığının 1980 sonrasına hâkim olan küreselleşmeci neoliberal politikalar temelinde kültürel bir alandan ziyade ekonomik bir alan olarak görülmeye başlanmasının temel bir rolü olduğu söylenebilir. Bu dönemde televizyon programlarının rekabet ilişkileri ve izlenme oranları üzerinden değerlendirilmeye başlaması, yabancı programların da kültürel kaygılardan ziyade rekabet ilişkileri ve izlenme yarışı temelinde ele alınmasını beraberinde getirmiştir.
-
-
-
The impact of internationally circulated television programs, especially television dramas, on national culture became an important topic in the field of international communication starting from the 1960s onwards. There was a substantial literature in the field of international communication by the end of the 1990s focusing on this subject. In very general terms, the dominance of the one way-flow of television programs from the USA in particular and also from other Western countries to the so-called "developing" or "underdeveloped" countries has been researched under various approaches and concepts, mainly “modernization” and “dependency” (1960s), “cultural imperialism” (1970s), "global reciprocity" and “counter-flows” (1980s) and finally in relation to "Americanization (1990s), which was widely articulated voiced as critique of globalization.
In this study, following a thorough review of this literature on the international flow of television programs, we present a historical reading of the changes in the perception of the impact of foreign programs on the national content in Turkey. To contextualize this debate historically, we first look into the cultural debates of the 1970s, when the imported content was central to broadcasting during the early years of television and extend the analysis to the second half of the 90s, when private channels proliferated rapidly in Turkey.
Where the data collection is concerned, we used the electronic archives of Milliyet, which was one of the most popular and widely circulated newspapers of the time period covered in this study as well as the archives of the magazine Milliyet Sanat, which was well-known for decades for covering controversial debates on culture and arts.
The review of the news and the editorial content collected from these archives reveal that the cultural anxieties expressed over foreign content on television began to diminish in the 1980s and almost disappeared in the 1990s soon after the mushrooming of private channels. We argue that this shift is in fact a result of the changes in view of the role of broadcasting in Turkey from the 1980s onwards. To put differently, broadcasting was no longer associated with culture but was rather seen primarily as an economic activity in the 1990s, which was very much in line with the noeliberal order prevailed in the second half of the 1980s. The fact that television programs were increasingly discussed in regard to competitive relations and ratings become important for the validation of this shift.
television international television flow cultural imperialism national culture globalization
-
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Project Number | - |
Publication Date | March 8, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |