Over the centuries, Turkish has been written in diverse alphabets and served as a lingua franca among people with various mother tongues, contributing to the language's enrichment and the creation of numerous Turkish works. In the Ottoman era, the Armenians notably used Turkish as a shared language, infusing it with their distinct vernacular and utilizing their own alphabets for writing. This article specifically delves into the use of the Armenian alphabet for transcribing Turkish during a particular period, focusing on the works of Hovsep Kurbanyan in the late Ottoman period.
The article aims to underscore the significance of works inscribed in Turkish using the Armenian alphabet in Turkish literature and language. These pieces also hold importance in portraying Turkish culture, particularly the folklore of Istanbul. Analyzing two novels by Hovsep Kurbanyan, İki Kapu Yoldaşları spanning three volumes, and Hayın Bir Adem, co-authored with Mihran Bidar Arabaciyan in two volumes, revealed valuable insights into Istanbul's social history, everyday life, and folklore.
These works contribute significantly to understanding social history and the vivid portrayal of daily life and folklore in Istanbul. Additionally, the anthology Hazine-yi Eşar chiefly attributed to Mihran Bidar Arabaciyan but with Kurbanyan's contributions in publication, showcases the remarkable ability of Armenian aşuğs [minstrels] in using the Turkish language. This anthology provides essential insights into Turkish folk literature. Examining works inscribed in the Armeno-Turkish alphabet comprehensively will uncover the distinctive usage of Turkish by Istanbul's Armenian community, illuminating aspects of daily life, folklore, and the Turkish language within the Ottoman society, notably in Istanbul.
Türkçe yüzyıllar boyunca farklı alfabelerle yazılmış, ana dili farklı olan kişiler tarafından ortak iletişim dili olarak kullanılmıştır. Bu durum Türk dilinin zenginleşmesine ve Türkçe pek çok eserin yazılmasına imkân sağlamıştır. Osmanlı toplumu içinde özellikle Ermeniler hem ortak iletişim dili olarak Türkçeyi kendilerine has bir konuşma biçimiyle kullanmış hem de Türkçenin yazımında kendi alfabelerinin imkânlarından faydalanmışlardır. Bu makalede, Türkçenin yazılmasında belli bir dönem kullanılan Ermeni alfabesi üzerinde durulmuş ve Osmanlının son döneminde yaşamış olan Hovsep Kurbanyan’ın eserleri ile makale sınırlandırılmıştır. Ermeni alfabesiyle Türkçe yazılan eserlerin Türk edebiyatı ve Türk dili için önemine, Türk kültürünü ve özellikle İstanbul folklorunu yansıtma noktasındaki değerine dikkat çekmek amaçlanmış ve bu amaçla Hovsep Kurbanyan’ın yazdığı iki roman ve yazılmasına katkıda bulunduğu bir antoloji incelenmiştir.
Hovsep Kurbanyan’ın yazmış olduğu İki Kapu Yoldaşları adlı üç ciltlik romanın ve Mihran Bidar Arabacıyan ile birlikte yazdıkları Hayın Bir Adem adlı iki ciltlik romanın hem sosyal tarih adına hem de İstanbul’un gündelik hayatı ve folkloru adına önemli veriler içerdiği sonucuna ulaşılmıştır. Mihran Bidar Arabacıyan’a ait olmakla birlikte Kurbanyan’ın, neşir noktasında katkı sağladığı Hazine-yi Eşar adlı antolojinin ise Ermeni aşuğların Türk dilini kullanmadaki üstün yeteneğini ortaya koyan değerli bir eser olduğu ve Türk halk edebiyatı için önemli veriler sunduğu anlaşılmıştır. Dolayısıyla, Ermeni harfleri ile Türkçe yazılan eserlerin ayrıntılı olarak incelenmesi Osmanlı toplumunun, İstanbul’un gündelik hayatının ve folklorunun, her şeyden önemlisi ise Türkçenin özel kullanımlarının ortaya çıkarılmasına katkı sağlayacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Folklore in the Türkiye Field |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 20, 2023 |
Publication Date | December 20, 2023 |
Submission Date | November 1, 2023 |
Acceptance Date | December 11, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 16 Issue: 44 |