Türk mitolojisinin temel unsurlarından biri olan kurt kültü, genel olarak Göktürk efsaneleriyle ilişkilendiril-miş olup büyük oranda bu efsanelerden elde edilen çıkarımlara indirgenmiş durumdadır. Ancak Asya’nın bozkırlarında ve tundralarında varlığını günümüzde dahi devam ettiren bu kült, çok daha eski ve köklü bir tarihe sahip olmanın yanı sıra daha geniş ve çeşitli antropolojik unsurlara dayanmaktadır. Bu çerçevede Türk mitolojisine dair detaylar önemli barındıran Çin kaynaklarının incelenmesi de henüz tamamlanmış değildir. Örneğin MÖ 453 yılında tamamlandığı düşünülen Guo-yu, MÖ 91 yılında tamamlanan Shi-ji ve MS 111 yılında tamamlanan Han-shu gibi Çin tarih yazmalarında kurt kültünün yazılı kaynaklardaki en eski izlerine rastlanmaktadır. Bu kaynaklarda; Zhou Hanedanlığı İmparatoru Zhou Mu-wang’ın, Çin’in kuzeyin-deki bozkırlarda yaşayan Quan-rong’lar gibi topluluklara karşı kazandığı askerî zaferini temsil etmesi için “dört ak kurt ve dört ak geyik” ele geçirdiğinden bahsedilmiştir. Bu, kısa ve nispeten belirsiz parça; bir çıkarım yapmak için yetersiz olsa da bu metni destekleyecek nitelikte yeni gelişmeler yaşanmıştır: Zhou Mu-wang Dönemi’nde yaşamış Bo Tang-fu adındaki bir Zhou asilzadesinin onuruna yapılmış olan ve üze-rinde yazıt barındıran bir ding (üç ayaklı bronz tören kabı), arkeolojik araştırmalar neticesinde ortaya çıkarılmıştır. Kabın üzerindeki yazıt sayesinde, tarihî kaynaklarda geçen mevzubahis konunun biraz daha açık hale getirilmesi sağlanmıştır. Yazıt üzerinde yer alan metinden anlaşılabileceği üzere Zhou Hanedanlı-ğı İmparatoru Zhou Mu-wang’ın MÖ 964 yılında çıktığı Batı Seferi sırasında alt ettiği Çin’in kuzeyindeki bozkırlarda konar-göçer bir şekilde yaşayan toplulukları temsilen öküz, kaplan, panter, ak geyik ve ak kurt gibi gücü simgeleyen hayvanlar ele geçirilmiştir. Bu hayvanlar, Zhou’lara özgü mimetik özellikleri bulunan Hui Ayini sırasında atalardan iyi şans dileği için kurban edilmiştir. Törene dair başka ayrıntılar için farklı bir tören kabı üzerinde yer alan Mai-zun Yazıtı da incelenmiştir. Ak kurt kültü konusunda Türk kaynakları da Çin kaynaklarına paralel bir gelişim seyretmiştir: Talas IV Yazıtı, bu durumun en belirgin örneklerinden biri olarak gösterilebilir. Böylece Zhou Mu-wang’ın MÖ 964 yılı civarında Quan-rong’ları temsilen aldığı dört ak kurt; Göktürklerden hatta Xiong-nu’lardan (Asya Hunları) önceki dönemlerde de bozkırlarda ak kurdu sembol olarak benimsemiş ve muhtemelen bu noktada bir inanç parçası oluşturmuş bazı toplulukların var olduğunu göstermektedir. Kaldı ki Xiong-nu Öncesi Dönem’de parça parça karşımıza çıkan kurt kültü ve motifi, Xiong-nu Dönemi’nde yoğun bir şekilde kendini göstermeye başlamış ve Göktürk Dönemi’nde de görünürlüğü artan bir çizgi izlemiştir. Sonuç olarak ilgili Antik Çince ve Orta Çince metinler Türkçeye çevrilmiş, bunlar Türk mitolojisindeki örneklerle karşılaştırılmış; metinler ve örnekler arasında tarihî ve folklorik ilişki kurularak Türk mitolojisindeki kurt kültünün köklerinin sanılandan çok daha derin olduğu ortaya konmaya çalışılmıştır.
The cult of the wolf, a principal element of Turkic mythology, is generally associated with Gokturk legends and is often reduced to the inferences drawn from these legends. However, the wolf cult, which persists even today in the steppes and tundra of Asia, has a much older and more deeply rooted history, based on a wider and more diverse anthropological foundation. Additionally, research into Chinese sources that contain details of Turkic mythology is not yet complete. For instance, the earliest traces of the wolf cult in written sources are found in Chinese historical writings such as the Guo-yu, thought to have been comple-ted in 453 BC, the Shi-ji thought to have been completed in 91 BC, and the Han-shu thought to have been completed in 111 AD. These sources mention that the Emperor of the Zhou Dynasty, Zhou Mu-wang, captured and brought “four white wolves and four white deer” to represent his military victory over the Quan-rongs, who also lived in the steppes of northern China. Although this brief and relatively obscure fragment is insufficient to draw definitive conclusions, a new development has corroborated this text: a ding (a three-legged bronze ceremonial vessel) with an inscription in honor of a Zhou nobleman named Bo Tang-fu, who lived during the Zhou Mu-wang period, was unearthed through archaeological research. Thanks to the inscription on the vessel, the issue mentioned in historical sources has been clarified further. As understood from the inscription, animals symbolizing power, such as oxen, tigers, panthers, white deer, and white wolves, were captured to represent the nomadic communities living in the steppes of northern China, which Emperor Zhou Mu-wang defeated during his Western Campaign in 964 BC. These animals were sacrificed during the Hui Ritual, a mimetic ritual unique to the Zhou, to wish good fortune for the ancestors. The Mai-zun Inscription on another ceremonial vessel was also analyzed for further details of the ceremony. Turkic sources on the cult of the white wolf also parallel Chinese sources: the Talas IV Inscription, the Ak-Tayci Legend, and the fragment about Bamsi Beyrek in the Dede Korkut Legends are prominent examples. Thus, the four white wolves taken by Zhou Mu-wang around 964 BC representing the Quan-rong tribe indicate that communities adopting the white wolf as a symbol existed in the steppes before the Gokturks and even before the Xiong-nu. Moreover, the wolf cult and motif, which appeared sporadi-cally in the Pre-Xiong-nu Period, began to show itself intensely during the Xiong-nu Period and again fol-lowed a line of increasing visibility in the Gokturk Period. Consequently, relevant Ancient Chinese and Middle Chinese texts were translated into Turkish, these texts were compared with examples in Turkic mythology, historical and folkloric relations were established between these texts and examples, and it was attempted to reveal that the roots of the wolf cult in Turkic mythology are much deeper than previously thought.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Cultural Studies (Other), Turkish Folklore (Other), Social and Cultural Anthropology (Other) |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | March 19, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 19 Issue: 145 |
Millî Folklor is licensed under a Attribution-NonCommercial 4.0 International license https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/