Türk
edebiyatının önemli öykücülerinden biri olarak kabul edilen Sabahattin Ali,
hikâyelerinde genel olarak Anadolu’yu ve Anadolu insanını çeşitli açılardan, toplumsal
gerçekçi bir tavır ve derinlemesine bir bakışla ele alır. Bu hikâyelerde şehir,
kasaba ve köylerde görev yapan asker ve sivil memurlar; zihniyetleri, halkla ilişkileri ve olay/durumlar
karşısındaki tutum ve davranışları ile mercek altına alınır. Bu öykülerde, modern
ya da modernleşme sürecindeki toplumlarda olduğu gibi “jandarma” şiddetin adeta
somutlaştığı bir sınıfı temsil eder ve daha çok patrimonyal tip özelliği
sergiler. “Sembolik şiddeti” tesis eden bir zümre olarak jandarma ve polisin
kendine has işkence, itiraf ve sorgu metotları vardır. Bu memurlar, yazar için
bir zihniyeti sorgulamanın aracı olmuşlardır. Gardiyanlar, rüşvet ve irtikâbın
kucağına düşmüşken valiler, işgüzar kimselerdir. Kaymakamlar, realiteye ve
halka uzaklığı temsil eden tipler olup müddeiumumilerin, idareimaslahatçı
olduğu görülür. Doktor ve hastane görevlilerinin yozlaştığı bir düzende diğer
memurlar da halka yabancı, acımasız, anlayışsız, kindar, rüşvetçi ve menfaatçidir.
Çoğu zaman kendini devletle özdeşleştiren bu memurlar, asıl şahsiyetlerini de
kaybetmişlerdir. Bu tutum ve davranışlar, halk üzerinde olumsuz intibalar
bırakmış, toplumsal bilinçdışına damga vurmuştur. Böyle bir ortamda Sabahattin
Ali öyküleriyle, halka ve insanımıza duyduğu merhameti ve sevgiyi, onların
tarafında yer alarak ortaya koyar.
Sabahattin Ali, who is admitted as one of the important storyteller of Turkish Literature, deals generally with Anatolia and Anatolian people from various perspectives with social realistic attitude and a deeply view. In these stories, soldiers and civil servants who work in city, town and villages are examined closer with their mentality, public relations, attitude and behaviors against events/situations. In these tales, gendarme in societies in the process of modernization or modern represents a class that violence become concrete and displays mostly patrimonial characteristic type. Gendarme and police as a coterie that forms ‘Symbolic violence’ have specific torture, confession and interrogation methods. These civil servants have become a tool of interrogating a mentality for writer. While guardians are in bribery and corruption, governors are meddlesome persons. Public prosecutors are seen as ones who does things on a day to day basis. While district governors are characters which represent distance to reality and public. In a system that doctors and hospital attendants are degenerating, other civil servants are stranger to public, cruel, inconsiderate, vindictive, grafter and self-seeker. These civil servants, who mostly identify themselves with the state have lost their main personality as well. These attitudes and behaviors have left negative impressions on public and imbedded in social subconscious. In such an environment, Sabahattin Ali, with his stories, reveals his compassion and love to public and people by standing their side.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | February 22, 2019 |
Submission Date | September 14, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)