İnsanların maruz kaldığı vahşetin ve ölü bedenlerin fotoğraflanarak teşhir edilmesi etik açıdan tartışılmakta ancak henüz hayvanlar konusunda böyle bir tartışma bulunmamaktadır. Bir gün, sokak köpekleri ile ilgili gerçekleştirdiğim fotoğraf çalışması için, illegal olarak hayvan kesimi yapılan bir bölgede çekim yapıyordum. Havadaki koku, ayağımın altında kanla ıslanmaktan yumuşamış ve simsiyah olmuş toprak ve çevredeki hayvan parçaları bana James Nachtwey, Don McCullin ve Gilles Peres gibi savaş fotoğrafının büyük isimlerini ve onların çalışmalarını düşündürdü. Yakın tarihte dünya yüzeyinde gerçekleşen bir çok çatışma ve savaşı fotoğraflayan bu isimler de büyük olasılıkla o an benim duyduğum kokuyu duymuş, toprağın bu renge dönüştüğünü görmüş ve karınlarını doyurmak isteyen diğer hayvanların o çatışma bölgelerinde nasıl dolaştığını görmüşlerdir. "Katliam alanları, birbirinden çok da farklı değildir" diye düşündüğüm o gün insan ya da hayvana uygulanmış olan vahşetin görüntülerinin işlevselliği üzerine düşünmeye başladım. Bu makale, o gün gördüklerim ve hissettiklerim üzerine, fotoğrafın insan acılarını temsil etmedeki rolünü ve bu rolü hayvanlar için oynayıp oynayamayacağını tartışmaktadır. Diğer taraftan, hayvanların acısını görünür kılma konusunda, son yıllarda öncü isimler tarafından ortaya konan, "Hayvan Foto Muhabirliği" kavramının işlevsel olup olamayacağına ilişkin tartışmayı Peter Singer, Judith Butler ve Susan Sontag üzerinden gerçekleştirecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Review |
Authors | |
Publication Date | January 26, 2021 |
Submission Date | April 26, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)