Gamal Abdel Nasser, who was one of the officers that seized control of the state goverment in a military coup d’etat in Egypt in 1952, soon became the head of the country. As soon as Nasser took the helm of the country, he went into the effort of implemantation of his own principles. Nasser had also aimed Egypt to be the main force among the Arab countries. One of the first steps towards achieving his goals was to nationalize the Suez Canal company which owned by British and French shareholders in July 1956. This decision has also led to a series of developments known as the "Suez Crisis". Great Britain and France, which strongly opposed the nationalization decision, organized a military operation in the canal area in the framework of a plan in which Israel, the country that was bargained secretly, took part. The two super powers of the Cold War, the US and the Soviet Union, opposed this military action. As a result, Great Britain and France had to withdraw from the region. These developments brought Egypt into the forefront in the Arab world. In the Middle East, too, the effectiveness and power of the US and the Soviet Union have increased to the extent that they have never been
Mısır’da ülke yönetimine askeri bir hükümet darbesiyle 1952 yılında el koyan subaylar arasında yer alan Cemal Abdül Nasır, kısa süre sonra ülkenin başına geçmiştir. Nasır, ülke yönetimini üstlenir üstlenmez kendi ilkelerini uygulama çabası içine girmiştir. Nasır, aynı zamanda o dönem için Mısır’ın Arap ülkeleri arasında başlıca güç olmasını hedeflemiştir. Hedeflerini gerçekleştirme yönünde attığı ilk adımlardan biri de ülkede bulunan Büyük Britanya ve Fransa sermayeli Süveyş Kanalı şirketinin 1956 Temmuz’unda ulusallaştırılması kararı olmuştur. Bu karar, “Süveyş Bunalımı” adıyla bilinen bir dizi gelişmeyi de başlatmıştır. Ulusallaştırma kararına şiddetle karşı çıkan Büyük Britanya ve Fransa gizlice anlaştıkları ülke olan İsrail’in de yer aldığı bir plan çerçevesinde kanal bölgesine askeri bir harekât organize etmişlerdir. Soğuk Savaş’ın iki süper gücü konumunda olan ABD ve Sovyetler Birliği bu askeri harekâta karşı çıkmışlardır. Bunun sonucunda Büyük Britanya ve Fransa bölgeden çekilmek zorunda kalmışlardır. Bu gelişmeler Mısır’ı Arap dünyasında ön plana çıkarmıştır. Ortadoğu’da da ABD ve Sovyetler Birliği’nin etkinliği ve gücü ise hiç olmadığı ölçüde yükselmiştir
Other ID | JA43RV72FY |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2017 |
Submission Date | October 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 6 Issue: 4 |
MANAS Journal of Social Studies