Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde modern devlet, hep kurumsal yapısıyla inceleme konusu yapılmış; biçimsel-hukuksal özellikleri öne çıkarılarak incelenmiş ve reform süreçlerinin ürünü olarak görülmüştür. Yönetim bilimleri alanında, bu bakış açısı, daha da belirgindir. Ancak, bürokratik yapı da dahil, devletin aldığı biçim, doğrudan toplumsal ilişkilerin örgütlenme tarzının parçasıdır. O nedenle, devletin, 1920’lerde aldığı modern biçimi incelemek için, onu toplumsal ilişkilerin tarihsel gelişimi içinde görünür kılmamız gerekir. Bu perspektif bize, 18. yüzyılın ikinci yarısında krize giren ve çözülmeye başlayan toprak örgütlenmesiyle açığa çıkan yeni toplumsal sınıf ve tabakaların, siyasal zora dayalı sömürü ve tahakküm mekanizmasına karşı konumlandığını ve bu nedenle siyaset alanının borç ilişkileriyle biçimlenen iktisadi zora dayalı örgütlenme alanlarından soyutlanabileceği temsili kurul ve organlar eliyle yönetime katılmaya ve iktidarı talep etmeye başladıklarını gösterir. Süreç, kırsal kökenli burjuvazi olarak eşrâfı ve onun yerel meclislerden başlayarak, merkezi ve yerel meclislerde bir “sınıf olarak yönetme” pratiğini öne çıkarır. Modern devlet, toplumsal ilişkilerin örgütlenmesindeki değişimle yeni biçimde soyutlanmaya başlayan siyasal alanın somut görüngüsüdür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Public Administration |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 17 Issue: 37 |