Suriye coğrafyasına yerleşmeleri üzerinden bin yılı aşkın bir süre geçmiş olan Türkmenler, tarihsel
süreç içinde köklü izler bırakmış bir topluluktur. Büyük bölümü Halep ve çevresinde yaşayan Türkmenler,
modern dönemle birlikte büyük bir dönüşüm geçirmiştir. Osmanlının yıkılışı ve Modern Suriye’nin ortaya
çıkışındaki çalkantılı süreç boyunca yaşanan toplumsal kırılmalar bağımsızlık sonrasında tüm siyasal ve
toplumsal yapının oluşumunda belirgin izler bırakmıştır. Bu izlerin öne çıkan özelliği ise Suriye toplumunu
oluşturan tüm etnik ve mezhebi unsurlar arasındaki ilişkilerde gözlenmektedir. Fransız manda idaresi
altında ötekileştirilen Türkmen topluluğu, 1946 sonrasındaki ulus inşa sürecinde Suriye’deki milliyetçi Arap
iktidarları için de çok sevimli görünmüyordu. Varlığı bin yılı aşan Türkmenlerin yeni devletin inşa sürecinde
oynayabileceği olumlu rolleri görmezden gelen bu yaklaşım, yakın döneme kadar varlığını korudu. Türkiye-
Suriye ilişkilerinden de etkilenen Türkmenler, siyasal çalkantılarla dolu bir ülkede yaşamanın getirdiği
sıkıntılarla baş etmeye çalışırken, varlığını hep koruma mücadelesi vermiştir. Bugün bu büyük kültürel
miras, Arap Baharı ile birlikte yeni bir dönemin eşiğinde bulunmaktadır.
The Turkmen, who have been living in the Syrian geography for over a thousand years, are a community
that has left deep-rooted traces in the historical process. The Turkmen, who mostly live in and around
Aleppo, have undergone a great transformation with modern times. The collapse of the Ottomans and
the social turmoil during the turbulent process of the emergence of modern Syria left marked marks in
the formation of all political and social structures after independence. The distinguishing feature of these
traces is observed in the relations between all ethnic and sectarian elements forming the Syrian society. The
Turkmen community, customized under the French mandate, did not look very charming for the nationalist
Arab rulings in Syria during the post-1946 nation building process. However, this approach, from the fact
that the Turkmens whose existence was over a thousand years did not see the positive role they could play
in the construction of the new state, maintained its existence as much as the recent period. Turkmen are
affected by the Turkey-Syria relations, brought to live in a country filled with political turmoil while trying
to cope with adversity, it gave the fight to protect the assets. Today this great cultural heritage is on the verge
of a new era with the Arab Spring.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 5 Issue: 1 |
MUJOT publishes scientific studies such as research articles, review articles; historiographic studies, archival and monographic source publications, scholarly translation and transcriptions, bibliography and chronologies, book and thesis reviews, interviews and obituary studies along with announcements about related subjects about Turkic World particularly in the fields of language, culture, literature, history, folklore, geography and art.