A recurring theme in the historiography of the First Crusade is that of the Byzantine emperor asking Pope
Urban to send a small contingent against the Turks and receiving instead vast armies over which he had no
control. The crusade was thus completely unexpected and the emperor played no part in its genesis. Recent
work has challenged that thesis and further approaches have emerged. A second theory argues that this was a
novel departure in foreign policy. The emperor was in fact deeply involved in the origins of the First Crusade
and played a leading role in shaping its ideals and goals. The third approach is more modest in scope: it argues
that he was certainly involved but this was no unprecedented innovation, simply the extension of a tried and
tested response to crisis. This response involved seeking outside allies, providing them with a financial incentive
and even bringing a spiritual element into the agreement. It was the use of the last of these standard tactics that
was to lead to misunderstandings between the Byzantine emperor and the crusaders.
Birinci Haçlı Seferi’nin tarih yazımında tekrar eden tema, Bizans imparatorunun Papa Urbanus’tan Türklere
karşı küçük bir birlik göndermesini istemesi fakat bunun yerine üzerinde hiçbir kontrolünün olmadığı büyük
orduları elde etmesi üzerinedir. Dolayısıyla Haçlı seferi beklenmedik bir olaydır ve oluşumunda imparatorun
hiçbir rolü yoktur. Daha önce bu konu üzerine yapılmış çalışmalar bu tez üzerine idi fakat daha sonra farklı
görüşler ortaya çıkmaya başladı. İkinci teori ise bunun dış politikada yeni bir çıkış olduğu üzerinedir. İmparator
aslında Birinci Haçlı Seferi’nin oluşmasında oldukça etkilidir ve Haçlı Seferi’nin idealleri ile hedefinin
şekillendirilmesinde öncü rol oynamıştır. Üçüncü görüş ise daha ılımlıdır. Buna göre imparator kesinlikle işin
içinde olmakla birlikte bu ilk defa görülen bir durum değildir. Bu durum sadece krize karşı alışılagelmiş bir
tepkinin genişletilmesi idi. Bu tepki dış müttefikler arama, onları finansal olarak teşvik etme ve anlaşmaya
manevî bir öge katmayı içermektedir. Bizans imparatoru ile Haçlılar arasında yanlış anlaşılmaya neden olan
konu bu son taktiğin uygulanmasıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Translators |
Ömer Faruk Uyanık This is me |
Publication Date | June 16, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 7 Issue: 1 |
MUJOT publishes scientific studies such as research articles, review articles; historiographic studies, archival and monographic source publications, scholarly translation and transcriptions, bibliography and chronologies, book and thesis reviews, interviews and obituary studies along with announcements about related subjects about Turkic World particularly in the fields of language, culture, literature, history, folklore, geography and art.