Bu çalışmada, Robert Merton’un ve Paul Feyerabend’in sosyal bir fenomen olarak bilimsel bilgiye ve bilime felsefi-sosyolojik yaklaşımları incelenecektir. Bilim sosyolojisi olarak böylesi bir yaklaşım, diğer sosyal fenomenlerin bilime ve bilim insanlarına etkilerine yoğunlaşmaktadır. Geleneksel içselci bilim felsefesi için bu sosyal fenomenler konu dışıdır. Bununla birlikte geleneksel bilim sosyolojisi için, bu fenomenler bilim üzerinde olumsuz etkilerde bulunmakla birlikte bilim ve bilgi için kökensel değildirler. Robert Merton, kendi terimiyle, bilim ethosu ile bilimin özerkliğine odaklanır. Çalışmalarında, bilimin özerkliğini koruyan normatif öğelerini göstermeye çalışır. Bilim Ethosu’nda temellenen bilimin özerkliği, özgür toplum ve ilerleme için anahtar konumundadır. Diğer taraftan, Paul Feyerabend, çoğulcu –özgürtoplumun, aynı diğer geleneklerden ve ideolojilerden korunduğu gibi bilim tarafından çok fazla etkilenmekten korunması gerektiğini düşünür. Ona göre, değerlerden bağımsız evrensel bir bilimsel yöntem yoktur. Bu nedenle, Feyerabend bilimin Batı toplumundaki ayrıcalıklı konumunu hak etmediğini savlar. Bilim sosyolojisi bağlamında Merton’la Feyerabend arasındaki karşıtlığın toplum örgütlenmesinde derin pratik yansımaları vardır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | June 15, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 9 Issue: 36 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi