Platon ile başlayan toplumsal hafızanın “tabula rasa”sı üzerine kurulu totaliter geleneği hem teorik alana hem de pratik alana uygulayan soylu akıllar sürdürmüştür. Platon gibi soylu aklı temsil eden nice totaliter liderler soylu amaç ilân ettikleri mutlak ve üstün devlet inşasını bu devlete uygun insanlar yaratmak ve bu insanları soylu yalanlarla düzenlemek için kullanmışlardır. Bu totaliter geleneğin ortak yanı belirledikleri soylu amaçlar için toplumsal hafızanın silinmesi, yeni bir toplum ve toplumsal hafıza yaratmak isteğidir. Bu amaç için zihinsel anlamda eğitim, mitoloji ve ideoloji; geleneksel anlamda masal, tarih, din, kültür ve hukuk; toplumsal anlamda yeni ritüeller, müzik, beden eğitimi, dil, kıyafet, yasalar ve sınıflar kullanılmıştır. Bu yüzden Platon’u anlamak demek, soylu amaç, soylu akıl ve soylu yalanlar ile yeni bir düzen inşa eden tüm totaliter geleneğin ve sistemlerin şifrelerini çözmek demektir. Çünkü hepsinin de amacı ortaktır; yeni bir siyasal sistem için “tabula rasa” yapmak ve toplumsal hafızada eskiye dair ne varsa ya yok etmek ya da her türlü yöntemi ve aracı kullanarak onu değiştirmek.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Cilt: 6 Sayı: 24 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi