Halidilik, bir XIX. yüzyıl hareketi
olarak, doğup geliştiği Kürt coğrafyası başta olmak üzere, İslam dünyasının
birçok bölgesine yayılmış bir Nakşibendi koludur. Adını kurucusu Mevlânâ Halid
Şehrizorî’den alan tarikat, kurulduğu dönemden bugüne İslam dünyasının Nakşî
geleneği içinde en güçlü kollardan biri olagelmiştir. Başka bir ifadeyle,
Halidilik, İslam dünyasında sosyal, siyasal ve dinî açıdan getirdiği
farklılıklarla salt dinî bir çevre olmaktan çıkmayı başarabilmiş nadir
oluşumlardan biridir.
Halidilik, kurucusu olan Mevlânâ
Halid Şehrezorî’nin kişisel karakterini yansıtan bir tarikat olmanın yanısıra
aynı zamanda onu aşan ve yayıldığı bölgelerde o bölgelerin şartlarına göre
şekillenen bir oluşumdur. Bu sebeple bu hareketi sadece kurucusunun karakteri
açısından değerlendirmek eksik olacağından hareketi teorik doktrin açısından da
ele almak gerekir.
Halidilik, dinî görüş ve anlayış
olarak Hind sûfîliğinin etkisinde kalmış ve bu çerçevede etkili olduğu
bölgelerde birçok değişim ve dönüşüme yol açmıştır. En önemli etkisi, nüfuz
ettiği bölgelerde hâkim olan ve daha çok Orta-Asya sûfîliğinin etkisinde kalan
anlayışları geriletmiş olmasıdır. Böylece bu yeni anlayışla beraber
İbnü’l-Arabî’ci ve vahdet-i vücûdçu tasavvufî anlayış yerine, İslam’ın öz
kaynakları olan Kitap ve Sünnet’e bağlılığı esas alan Halidilik, heterodoksî
anlayışları İslam düşüncesinin dışına itmiştir. Bu etkinin en çok görüldüğü
coğrafya ise, Kürtlerin yaşadığı bölgeler olmuştur. Bu çalışmada Kürt
coğrafyasında Halidilik üzerinden gerçekleşen bu değişim ve dönüşümün kodları
analiz edilecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 29, 2018 |
Submission Date | December 21, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 9 Issue: 2 |
ISSN: 1309-6087, e-ISSN: 2459-0711
Mukaddime is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).