Osmanlı Arşivi’nde bazen makasla kesilmiş hatt-ı hümayunlar’a rastlanır. Padişahların kendi el yazısı olduğu için saygıyla muamele edilmesi gereken hatt-ı
hümayunlar’ın kesilmesi hususu, unvanına hatt-ı hümayunlar ve padişahın gözden
geçirdiği belgelerden özellikle takrirler üzerine çekilen hatt-ı hümayunlar için söz
konusudur.
Sadrazam tarafından padişaha sunulan belgeler, padişahın gözünden geçerek üzerine
hatt-ı hümayun çekildikten sonra Bâbıâlî’ye geri gönderilip sonuçta reisülküttab’ın
denetimi altında özenle korunmuştur. Mahzene konulmadan önce, sadrazamın padişaha raporu niteliğinde olan telhisler işlemlerden geçmez iken takrirler ise üzerine
sadrazamın buyuruldu’su çekildikten sonra gereken kalemlerde gezerdi.
Dolayısıyla üzerindeki hatt-ı hümayun kesilmez olan telhisler bir yana, takrirler üzerine çekilen hatt-ı hümayunlar’ın bir kısmı padişahlara duyulan saygıdan dolayı elden
elde gezmemesi için kesilmiştir. Muamelesi Bâbıâlî’nin içinde tamamlanan belgelerden hatt-ı hümayun kesilmezken, öteki dairelere gönderilen takrirler’den hatt-ı
hümayunlar kesilip Bâbıâlî civarında mahzende korunmuştur. Söz konusu hatt-ı
hümayunlar’ın kesilmesinin nedeni, belgelerin gereklerinin yapılması için Bâbıâlî
kalemlerinin şefi olan reisülküttab’ın denetiminden çıkması olsa gerektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 20, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |