Pisidia Bölgesi’nde Selge’nin teritoryumunda, Eurymedon’un (Köprüçay)
ikiye ayırdığı sarp kayalıklar üzerinde konumlanan Asarbaşı yerleşimi, bu vadide
şimdiye kadar hiç bahsedilmeyen, olasılıkla Aspendos’dan başlayarak kuzeye Timbriada kentine kadar devam eden ve Eurymedon’un üzerindeki köprülerle
birbirine bağlanan yol güzergâhı üzerindeki konumu ile önemlidir. Yerleşimde
bulunan Roma köprüsü ve düzenlenmiş Roma yolu bu yol güzergâhının bir parçası
olduğunu kanıtlaması açısından önemlidir. Ayrıca Asarbaşında G. Neumann ve
E. Fuhrmann’ın tespit ettiği ve M.Ö. 1. yy. ve M.S. 3. yy.’lar arasına tarihledikleri
iki Pisidce yazıt yerleşimi anlamamızda önemli dilbilimsel verilerdendir. Ancak
burayı ilginç kılan sadece bu yol güzergâhı ve yazıtlar değil, yerleşiminin doğusunda, Eurymedon’un çağlayan sularından fırlayan sarp kayalığın ulaşması zor
ve yükseklerdeki görkemli duruşlarıyla, köprünün batı ayağının hemen üzerinde,
yolun tüm yolcuların göreceği ve hayran olacağı konumlarıyla dikkati çeken kaya
mezarlarıdır. Bu mezarlardan Gavurevi kaya mezarı ve hemen yanında yer alan
yarım kalmış kaya mezarının mimarileri yanında kabartma betimlemelerindeki
ikonografik ayrıntılar, bölge ve Anadolu kaya mezar gelenekleri açısından özeldir.
Ayrıca Asarbaşı kaya mezarlarının, Pisidia bölgesinin komşuları olan Phryg, Lykia
ve Karia kaya mezar gelenekleri arasındaki yeri ve etkileşim süreçleri yanında,
bölgesinin bir kaya mezar mimari geleneği varmıydı sorusu burada cevaplanmaya
çalışılacaktır.
The current paper discusses the site of Asarbaşı, located within the territory
of ancient Selge (Pisidia) and situated on the steep cliffs flanking both sides of
the Eurymedon (Köprüçay). Near the site runs a hitherto unknown stretch of
the Roman road which probably connected Aspendos to the northern town of
Timbriada, crossing the Eurymedon near Asarbaşı. Earlier search in Asarbaşı by G.
Neumann and E. Fuhrmann had brought to light two inscriptions in Pisidian, dated
by them between the 1st and 3rd centuries AD. The most interesting feature of the
site in Asarbaşı is not, however, the road and these two inscriptions, but the two
rock-cut tombs to the east of the site, carved in the steep and nearly inaccessible
rocks just above the western pier of the bridge and towering over the Eurymedon
cascades. They are visible to all travellers on the road who can admire their impressive location. These tombs are exceptional for the region and Anatolia as a
whole because of their architecture and the iconographic details of the reliefs with
which they are adorned. The paper aims to frame the Asarbaşı rock tombs within
the wider tradition of rock tombs as documented for Pisidia and the neighbouring
regions of Phrygia, Lycia and Caria, and hopes to provide an answer as to the place
of Asarbaşı within the accepted processes of cultural interaction between these
regions. Finally the paper will investigate whether or not one can consider these
tombs to be proponents of a funeral architectural tradition typical for the region in
which they are located.
Pisidia Rock-cut Tombs Asarbaşı Settlement Eurymedon Valley.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Sayı: 19 |