Fıkıh
usûlü, diğer ilim dalları gibi belli bir gelişim süreci yaşamış bir disiplindir.
Pek çok ilim adamının katkısıyla şekillenen bu süreç, bazı simaların bilinçli
tercih ve tasarrufları ile önemli sayılabilecek kırılmaları bünyesinde barındırmaktadır.
Kendi çağının gerçeklikleriyle yüzleşen ve bunu eserlerine yansıtmayı önemseyen
bu âlimler, fıkıh usûlü ilmi tarihi açısından büyük bir önemi hâizdir. Bu
noktada öne çıkan simalardan birisi de Sadrüşşerîa’dır (ö. 747/1346). O, Uṣûlü’l-Pezdevî
adlı eseri, kendi döneminin şartları çerçevesinde yeniden gözden geçirmiş
ve farklı bir telif olan Tenḳı̄ḥu’l-uṣûl ile ilim dünyasına
sunmuştur. Onun bu ameliyesi, çalışmamızın ana konusunu oluşturmaktadır.
Makalede Uṣûlü’l-Pezdevî ile Tenḳı̄ḥu’l-uṣûl, bir bütün olarak
dikkate alınacak; bununla birlikte öne çıkan bazı misallere yer verilecektir.
Bu bağlamda konu ilk önce eserlerin genel sistematiği açısından değerlendirmeye
tabi tutulacak, daha sonra dil ve üslup açısından ne tür farklılaşmalar olduğu
tespite çalışılacaktır. Tablonun netleşmesi için bazı farklı usûl eserleri de takip
edilecektir. Bu sayede -çalışmanın temel hedefi de olan- fıkıh usûlü eserlerinin
güncellenmesine dair okura bir perspektif sunulacaktır.
Fiqh
is a discipline that has shown a certain process of development, like other
branches of science. This process, which is shaped by the contribution of many
scholars, encapsulates the deliberate choice made, some people’s orientation
towards research and the breaks that can be considered significant in the
discipline. These scholars who faced with the realities of their own age and
care about reflecting it in their works have a great importance in terms of
fiqh history. On this point, one of the prominent figures is Sadrusharīah. He
revised the work of Uṣūl al-Pazdawı̄ in the context of the conditions
of his time and submitted it to the scientific world with his work titled Tanqı̄ḥ
al-uṣūl as a different copyright. This copyright is the main subject of
our study. In the article, Uṣūl al-Pazdawı̄ and Tanqı̄ḥ al-uṣūl
will be considered as a whole; however, some prominent figures will be
included. In this context, the subject will first be evaluated in terms of the
general systematics of the works, and then it will be tried to determine what
kinds of differentiation there are in terms of language and style. For the
clarification of the situation, some another works will be handled. In this
way, a perspective on the making uṣūl al-fiqh current, which is the main
objective of the study, will be presented to the reader.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 18, 2019 |
Submission Date | October 8, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 |