Birey ve toplumun geçmiş tecrübelerden faydalanarak
karşılaştıkları durumların üstesinden gelmeleri adına önceki kuşaklardaki bilgi
ve deneyim sahibi büyüklerin irat ettikleri hikmet, her zaman revaç görmüştür.
Bu bağlamdaki veriler, her alandaki gerek mensur gerekse de manzum eserler
vasıtasıyla geçmişten bugüne intikal ettirilmiştir. Bu yönüyle hikmet, evrensel
değerlerin önemli bir parçası kabul edildiğinden lokal ve belli zamanlara
mahkûm bir vakıa olarak değerlendirilemez. Diğer taraftan toplumlar hangi inanç
aşamalarından geçmiş olurlarsa olsunlar onların; insana, ahlaka ve bilime dair
akıl süzgecinden geçmiş deneyim ve birikimlerinin özlü sözler ile gelecek nesillere
aktarımı hususuna özen göstermiştir. Bunu sağlayacak en önemli araçlar arasında
şiir önde gelmektedir. Ancak bu süreçte hikmetlerin, özünde herhangi bir anlam
kayması olmasa da muhatabın yapısı ve aktarım tarzına göre birtakım
değişikliklerin olduğu görülmektedir. Bu çalışmada Muhammed b. Ġāzî’nin Ravzatu’l-ʿuḳūl
adlı eserinde geçen hikmet içerikli şiirlerin daha önceki kaynaklardaki
versiyonları ile karşılaştırılması ve söz konusu değişimin ortaya konulması
amaçlanmaktadır.
Words of wisdom reflecting the judgements of
wise people’s past experiences have been valued much by people as they help the
individual and the society to overcome the difficult situations they faced. For
this reason, the poetry containing such words of wisdom (al-Hikma) can be regarded as a part of universal knowledge. They do
not belong to a particular time or a society. On the other hand, the past
experiences and knowledge about the human, morality and science have also an
aspect that is peculiar to a particular time and society. Societies want to
pass such unique interpretation of the universal knowledge and experience to the next generations. The
one of the foremost tools passing them to the next generation is the poetry containing
the words of wisdom. Although what is meant by a word of wisdom remains
unchanged, there may be different ways of their expressing them, depending on
who the audience is and the way the poet expresses himself or herself. This
study intends to compare the al-Hikma
in Muhammed b. Ġāzî’s Ravza al-ʿuqūl with their previous versions in other sources in order
to reveal the change that happened over time.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 24, 2018 |
Submission Date | September 26, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 45 |