Sivil ve askeri bürokratiklar, Tanzimat döneminden
itibaren Osmanlı’da devlet yönetiminde etkin olmuşlardır. Osmanlı modernleşme
sürecinde bürokratlar, önce kurumsal ve idari yenileşme (Tanzimat
bürokratları), daha sonra siyasi ve anayasal reform (Genç Osmanlılar) ve siyasi
ve toplumsal reform (Jön/Genç Türkler) fikirleri ve uygulamaları ile etkili
oldular. İttihat ve Terakki Cemiyeti altında örgütlenen son grup pozitivist ve
Jakoben bir anlayış ile batılı siyasal ve toplumsal yapıların benimsenmesini
vurguldılar. Bu reformist anlayışa sahip askeri bürokratik seçkinler Cumhuriyet
döneminde de etkinliğini sürdürmüşler, CHP ile Tek Parti döneminde görüşleri
iktidar olmuştur. 1950 yılında çok partili hayata geçildikten ve DP iktidara
geldikten sonra, devlet idaresini çevreden gelen seçilmiş sivillerle paylaşmak istememişlerdir.
Yavaş iktidarı zayıflayan atanmış bürokratlar durumdan rahatsız olmuşlar ve 27
Mayıs 1960 Darbesi yaşanmıştır. Ülkenin demokratik yollarla seçilen hükümeti
askeri bir darbe ile devrilmiş, siyaseti 27 Mayıs darbesi ile darbe ve
müdahaleler zincirinin ilk halkasını tecrübe etmiştir. 27 Mayıs darbesi ile
başlayan süreçte atanmışlar, yaptıkları darbe anayasaları ile vesayet sistemini
kurumsallaştırmışlar, devlet içerisinde otonom alan yaratmışlar, siyasetçilere
devlet alanını kontrol etme ve ülkeyi yönetme fırsatı vermemişlerdir. MGK başta
olmak üzere pek çok vesayet yapıları oluşturulup demokratik siyaset üzerinde
kontrol sağlanmıştır. Bu çalışma, tüm bu yapıların özellikle ‘derin devlet’
tartışmaları etrafında zaman zaman genel şamil devlet refleksi ve devletin
temsil ettiği genel yarar gibi kavramlar etrafında meşrulaştırıldığını
tartışmaktadır. Aslında yaşanan şey; küçük bir bürokratik oligarşik seçkinler
grubu bu vesayet kurumları yoluyla seçilmiş iktidarlara ülkenin kaderini
belirleme imkânı vermemişlerdir.
The civil-military bureaucrats were active in the
administration of the Ottoman state since the beginning of the Tanzimat era. They had a full
control over the administration except Abdülhamit II’s rule.
During Ottoman modernization, the Tanzimat bureaucrats put forward the
idea of institutional and administrative reforms; the Young Ottomans believed
in the necessity of political and constitutional reforms; and the last wave of
bureaucratic reformers, the Young Turks, gave importance and put into practice
a set of political and social reforms. This last reformist bureaucrats, under
the Committee of Union and Prograss, had a belief that the only way to be
modern and civilized was to adopt western political and social values and
institutions with a positivist and Jakoben understanding and put into practice
by means of the state mechanism from above.
The military-bureaucratic elite having
such an perspective maintained the Unionist conception in the Republican
period, as they were in power during the Single Party (CHP) Period. After 1950,
the multi-party era, the ruling bureaucratic elites did not share power with
the elected civilians. And then the clash between the cilians and bureaucrats
came to the fore and the result was the 1960 coup overtrowing the country's
democratically elected government, and this coup has encouraged the latter. In
the process starting with the May 27 coup, the bureaucrats institutionalized the
tutelage system with the 1961 constitutions, created autonomous areas within
the state structure from the elected gorvernment like the MGK, and prevented
the civilians to rule the country by establishing the full control over the
state structure. This
study argues that all tutelary institutions and structures were being justified
in terms of the discussions on the Turkish ‘deep state’ by claiming to promote
the common interest of the people. What happened indeed was the rule of the a
small oligarchic group of the bureaucrats, which prevented the civilians to determine the fate of the country.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2019 |
Acceptance Date | April 22, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 11 Issue: 18 |