Covid-19 krizi sürecinde kayıt dışı çalışan kadınlar gelir ve istihdam kayıplarından en olumsuz etkilenen grup olmuştur. Bu çalışmada, ilgili literatür ışığında Covid-19 krizi sürecinin kadınların kayıt dışı istihdamdaki etkileri toplumsal cinsiyete dayalı boyutları çerçevesinde tartışılmaktadır. Araştırmanın temel bulgularına göre, kadınlar istihdama katıldıkları kayıt dışı çalışma biçimlerinin (ev işçiliği, sanayiye yönelik ev eksenli işler gibi) hem ataerkillik, toplumsal cinsiyetten beslenen özelliklerinden kaynaklı kırılganlığı hem de bu işlerin yüksek düzeyde karantina önlemlerine duyarlı olması nedeniyle büyük istihdam ve gelir kayıpları yaşamışlardır. Salgın önlemlerinin hafifletildiği süreçte ise ortaya çıkan eğilimler Covid-19 krizinin kadınlar için iş gücü piyasasında adeta bir kayıt dışına katılım döngüsü-çıkmazı yaratma potansiyeline işaret etmektedir. Bu ise kayıt dışı istihdama katılımın kadın için daha da artacağı anlamına gelmektedir. Covid-19 kriz süreci kadınların kayıt dışı işlerdeki kötü çalışma koşullu işleri ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini kalıcılaştırmaktadır. Kayıt dışı istihdama yönelik olarak, çalışanların istihdam biçimlerinin yasal düzeyde tanınması; çalışma biçimlerinin, sosyal güvence kapsamına alınması, ücret güvencesi gibi tüm çalışma koşullarının yasal çerçevede düzenlenmesi acil bir gerekliliktir. Kadınlar özelinde bu politika ve programlar, aynı zamanda kadınlara karşı toplumsal cinsiyetçi tutumları dönüştürme, ücretsiz bakım-ev işlerinin ve kadınların iş gücü piyasasında üretim etkinliklerini toplumsal yaşamda daha görünür ve değerli kılacak ilke ve uygulamalar çerçevesinde tasarlanmalıdır.
Covid-19 krizi ataerkillik toplumsal cinsiyet kadın istihdamı kayıt dışı istihdam
During the Covid-19 crisis, informal working women have been the group most adversely affected by income and employment losses. In this study, in the help of the relevant literature, the effects of the Covid-19 crisis process on female informal employment are discussed within the framework of its gender-based dimensions. According to the main findings of the research, women have experienced great employment and income losses due to the fragility of the informal forms of work they participate in employment (such as domestic work, home-based jobs for industry) due to their patriarchy and gender-based characteristics, and the sensitivity of these jobs to high level of quarantine measures. The trends that emerged during the easing of epidemic measures point to the potential of the Covid-19 crisis to create a cycle of informal participation in the labor market for women. This means that participation in informal employment will increase even more for women. The Covid-19 crisis process perpetuates women's poor working conditions and gender inequality in informal jobs. For informal employment, legal recognition of informal employment, inclusion of these forms of work in the scope of social security, and implementation of legal arrangements for all working conditions, especially wage security, should be carried out urgently. Specific to women, these policies and programs should be designed within the framework of principles and practices that will transform gendered attitudes towards women, render unpaid care-housework and women's production activities in the labor market more visible and valuable in social life.
Covid-19 crisis patriarchy gender female employment informal employment
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Haziran 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.