Ait olma duygusu en temel insan ihtiyaçlarından biridir. İlk bağlanma ve ait olma deneyimini ailede yaşarız. İnsanın ilk sosyalleştiği yer olan ailede sağlıklı bir aidiyet geliştirilmesi ileriki hayatında daha sağlıklı sosyal ilişkiler kurmasına yol açmaktadır. Aksi durumlarda yani ailesiyle sağlıklı bir bağlanma ve güçlü bir aidiyet ilişkisi kuramayanların bireysel ve toplumsal hayatta birçok sorunla karşılaşması olasıdır. Araştırma üniversite öğrencilerinin aile aidiyetini aile aidiyetiyle ilgili olduğu düşünülen bazı sosyodemografik değişkenler açısından incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırmanın örneklemini aynı kampüsü paylaşan Sakarya Üniversitesi ve Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nde öğrenim görmekte olan 541’i kız, 185’i erkek olmak üzere toplam 726 ön lisans ve lisans öğrencisi oluşmaktadır. Araştırma verileri biri sosyodemografik bilgileri öğrenmek amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan kişisel bilgi formu; diğeri aile aidiyetini ölçmek amacıyla geliştirilen Aile Aidiyeti Ölçeği olmak üzere iki adet soru formu aracılığıyla toplanmıştır. Araştırma öncesinde dokuz adet hipotez geliştirilmiş, toplanan veriler kullanılarak hipotez testleri yapılmıştır. Araştırmanın sonunda cinsiyet, anne eğitim seviyesi ve baba eğitim seviyesi ile aile aidiyeti arasında anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır. Hayatın büyük çoğunluğunun geçirildiği yerleşim yerinin büyüklüğü, 0-6 yaş aralığındayken annenin sürekli bir işte çalışmış olması, 0-6 yaş aralığındayken anne baba dışında bakım almış olma, öznel ekonomik seviye algısı, 0-6 yaş aralığında yaşanılmış aile tipi, kardeş sayısı ve ailede yaşayan birey sayısı ile aile aidiyeti arasında anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2021 |
Gönderilme Tarihi | 18 Şubat 2021 |
Kabul Tarihi | 8 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 7 Sayı: 1 |