Traditional healthcare practices are not fully efficient; thus, it can be said that individuals with chronic mental disorders living within society can benefit from implementation of new approaches such as empowerment. This approach is defined as the process in which an individual with a mental disorder gains knowledge, skills and attitudes enabling him to adapt to relationships in “normal” life so as to eliminate the inevitability of compulsory hospitalizations. With the empowerment approach, it becomes clear that new fields of creativity and different fields of power can be discovered in these individuals. The article aims to discuss this process.
Geleneksel tedavi ve bakım uygulamalarının yeterince işlevsel olmadığı durumlarda, hemşirenin güçlendirme gibi yeni yaklaşımları uygulamalarına taşımaları toplumda yaşayan kronik ruhsal bozukluğu olan bireyler için kazanç olacağını söylemek hiçte yanlış olmaz. Yaklaşım, ruhsal bozukluğu olan bireyin zorunlu hastane yatışlarının kaçınılmazlığını ortadan kaldırmak “normal” yaşamdaki ilişkilerine yeniden uyum sağlamasını sağlayacak bilgi, beceri ve tutumları kazandığı süreç olarak tanımlanır. Güçlendirme yaklaşımıyla söz konusu bireylerde yeni yaratıcılık alanlarıyla birlikte farklı güç alanlarının keşfedileceği açıktır. Bu makalede bu sürecin tartışılması amaçlanmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Review |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2020 |
Acceptance Date | January 1, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |