Bu çalışmanın amacı, Orhan Pamuk’un 2021 Mart’ta Türk edebiyat çoğuldizgesine giren Veba Geceleri başlıklı romanını toplumsal cinsiyet inşasına dayalı feminizm kuramı çerçevesinde çözümleyerek romanın gelecekte Batı dillerine yapılması beklenen çevirileri için romanın çoğul okuma eksenlerinden feminist okumaya dayalı zorlukları göstermektir. Roman, kurgusal Minger Adası üzerinden ve Padişah V. Murat’ın (kurgusal) kızı Pakize Sultan karakterinin bu adada geçen olayları ablası Hatice Sultan’a yazdığı mektuplara dayandırılarak bir tarihsel roman olarak okunabilmesinin yanı sıra yazarın giriş bölümünde öncelediği gibi feminist okumaya açıktır. Toplumsal cinsiyet inşasına dayalı feminist kuram, cinsiyet ve rollerinin biyolojik ve doğa gereği oluşan olgular olmadığını, toplumların ataerkil yapılarının ürettiği ve dünyaya gelen her bireyin içinde yaşadığı toplumsal değerler çerçevesinde bu cinsiyet rollerini öğrendiğini öne sürmektedir. Hem toplumsal hayatta hem de iş dünyasında inşa edilen kadın erkek eşitsizliğinin ataerkil toplum tarafından yeniden üretildiğini öne süren bu feminist kurama göre, toplumsal bir süreç olan cinsiyet rollerinin inşası aynı zamanda güç ve toplumsal kontrol sahibini de bu yolla belirlemektedir. İncelenen romanda kadınların sadece ev işleri ve çocuk bakımı ile kısıtlandığı, romanda geçen tüm mesleklerin sadece erkekler tarafından yapılmakta olduğu ve yegane güç sahibinin erkek olduğu görülmektedir. Romandaki tüm erkek karakterler meslekleri veya sahip oldukları sosyal statü ile adlandırılırken tüm kadın karakterler kimin kızı veya eşi olduğu söylenerek okura tanıtılmıştır. Kadınların evlilikleri ve alacakları sağlık hizmeti de ataerkil normlarla belirlenmiştir. Toplumsal olarak inşa edilmiş cinsiyet rollerinin romandaki dili de etkilediği, cinsiyet belirtilmeyen rollerde “adamlar” veya “baba”, “dede” gibi eril göstergelerin kullanıldığı bulunmuştur. Bu çalışmada, Türkçeden diğer dillere en çok çevrilen yazarlardan olan Orhan Pamuk’un bu romanının da Batı dillerine yapılması beklenen çevirilerinde yazın çevirmeninin ve editörlerin romanı feminist okuma ile çözümlemesinin, romandaki dil kullanımında yaşanabilecek anlam dönüşümlerini ve anlam kayıplarını en aza indirebileceği özgül söylemler ile tartışılmaktadır.
The aim of this study is to analyze the novel titled Veba Geceleri (Nights of Plague) by Orhan Pamuk, which was introduced to the Turkish literary polysystem in March 2021, within the framework of feminist theory based on gender construction, and to show the difficulties based on feminist reading from the plurality of reading axes of the novel for potential translations expected to be made into Western languages in the future. The novel can be read as a historical novel set in the fictional Minger Island plotted around the letters the (fictional) character Pakize Sultan, Sultan Murat V’s daughter, wrote to her elder sister Hatice Sultan. The novel also lends itself to a feminist reading as openly stated by the author in the Introduction part of the novel. Social construction feminism argues that the making of gender and gender roles are not natural and biological phenomena, but that each individual born into the world learns these gender roles within the framework of the social values they live in. According to social construction feminism, which argues that the inequality between women and men, constructed both in social life and in the business world, is reproduced by patriarchal society, whereby determining the party in power and social control. A feminist reading of the novel shows that women are restricted to housework and childcare, with all occupations performed only by men, and the sole power holder is men. While all male characters in the novel are introduced to the reader based on their profession or social status, all female characters are introduced by saying whose daughter or wife they are, showing female characters as dependent beings. The marriage of women and the health services they will receive are also found to be determined by patriarchal norms. It is further found that socially constructed gender roles also affect the use of language in the novel, and masculine signs such as "men" or "father", "grandfather" are used in roles that do not specify the gender. In this study, it is recommended with references to specific contexts from the novel that the literary translators and editors analyze the novel through feminist reading prior to the translations of this novel, expected to be made into Western languages in the near future in order to minimize the meaning transformations and loss of meaning that might occur in the use of language in the novel. Besides, certain recommendations for literary feminist theory are also put forward to determine translators’ skopos and deconstruct the patriarchal society in translations of literary texts.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | World languages, cultures and litertures |
Authors | |
Publication Date | August 21, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: Ö9 |