Bu makale, üniversitede öğrenim gören yetişkin türkofon yabancı dil öğrencilerine Leksikografi veya Sözlük Kullanımı adı altında bir dersin müfredatlarına eklenmesinin gerekliliğini/gereksizliğini test eder. Böyle bir çalışma yapmanın iki temel amacı vardır: Birincisi, sözlükbilimin günümüzde yalnızca sözlük yapmanın sanatı ve zanaatı olarak değerlendirilmemesidir. Zira sözlükbilim, öğretilebilir bir kurama sahip olmakla birlikte çağdaş bilimsel disiplinler arasında kendine artık sağlam bir yer edinmiştir. İkincisi ise, bu genç disiplinin bilimsel statüsü de dâhil olmak üzere gerekli temel bilgilerinin gelecek nesillere aktarılma isteğidir. Bu çalışma ile bu disiplinle ilintili mevcut bilimsel kuram(lar)ın yeniden gözden geçirilmesine, uygulamalı yönünün yetişkin yabancı dil öğrenicilerine tanıtılmasına, eleştirilen konuların ise tekrardan değerlendirilmesine katkı sunmaktır. Bunun için Fırat Üniversitesi, Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü yetişkin türkofon yabancı dil öğrencilerine Sözlük Kullanımı isimli bir dersin müfredatlarına eklenmesinin gerekli olup olmadığı yönünde anket aracılığıyla fikir beyan etmeleri istendi. Ankete katılan 51 üniversite yabancı dil bölümü öğrencinin beşli likert ölçeği kullanılarak oluşturulan soruya verdikleri yanıtları incelendi. Bu yanıtlara göre katılımcılar sırasıyla; 1) çok gerekli (%27,5); 2) gerekli (%43,1); 3) az gerekli (%13,7); 4) gereksiz (%7,8) ve 5) fikrim yok (%7,8) yönünde fikir beyan etti. Bu sonuç ile türkofon yabancı dil öğrencilerinin %84,3’ünün (%27,5+%43,1+%13,7=%84,3) müfredatlarına böyle bir dersin eklenmesi yönünde çok istekli, istekli ve/veya meyilli olduğu anlaşıldı. Bunun dışında ankete katılanların önemli bir bölümü çeviri yapmak (%96,1), bilinmeyen bir sözcüğün anlamına bakmak (%86,3) yanı sıra bir sonraki derse ön hazırlık yapmak (%70) için sözlük kullandığı tespit edildi. Ancak aynı öğrencilerin sözlükbiliminin kuramsal yönüne ise aynı düzeyde gerekli ilgiyi (%39,3) göstermediği ortaya çıktı.
This article tests the neediness of the including a lesson called lexicography or dictionary usage in the schedule of adult turkophone foreign language learners studying at University Fırat. There are two main purposes of doing such research: First, lexicography is not seen today as just a discipline of the art and craft of dictionary making, because it has a teachable theory, and established itself among the contemporary scientific disciplines. And the next is the wish to pass on the necessary basic knowledge of this young discipline, including its scientific status, for next generations. The aim of this research is to contribute the review of current scientific theories related to this discipline, introduce its applied aspects to adult foreign language learners and to reassess this research questions. For this purpose, adult turkophone students from the University Fırat, Department of German Language and Literature, were asked for their opinion in a survey whether a lesson with the title Dictionary Use should be added in their timetable. The answers of 51 students, who took part in a five-point likert scale survey, were examined. According to this survey, the opinion of the participants is as follows: 1) very necessary (27.5%); 2) necessary (43.1%); 3) little necessary (13.7%); 4) unnecessary (7.8%); 5) 7.8% did not express any opinion. This result shows us that 84.3% (27.5% + 43.1% + 13.7% = 84.3%) of turkophone foreign language learners are very willing, willing or inclined to add such a lesson to their schedule. In addition, a significant percentage of respondents use dictionary to translate (96.1%) to look up the meaning of an unknown word (86.3%) and to prepare for next lesson (70%). However, the same participants do not show interest in the theoretical aspect of the dictionary like the use of the dictionary. They do not show the same interest (only 39.3%) like dictionary usage in the theoretical aspect of lexicography.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | World languages, cultures and litertures |
Authors | |
Publication Date | April 21, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 27 |