Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin kültür sanat
politikaları, kültür ve sanat alanında yeni bir kimlik oluşturmayı
amaçlamıştır. Bu dönemde, devletin ve sanatçıların Anadolu’nun kültürel
mozaiğine ve kimliğine dayanan bir Türk kimliğini sanata yansıtma çabaları
dikkat çekmektedir. Cumhuriyet'in ilk yıllarında hükümetler, sanatçıların Türk
resminde ulusal ve yerel unsurlara yer verilmesi için özel politikalar
oluşturmuştur. Hükümetin değişimiyle birlikte, sanatta kimlik oluşturma
tartışmaları devam etmiş, bu dönemde modern batı sanat akımlarının teknik ve
biçemleriyle yerel ve geleneksel teknik ve biçemleri sentezleyerek özgün
biçemler ortaya koyan sanatçılar ve sanatçı grupları ortaya çıkmıştır.
Yerel öğeleri evrensel bir teknikle ve biçem
anlayışı ile sentezleyerek özgün bir resim dili oluşturan Fikret Otyam,
resimlerinde Anadolu yaşamını, doğasını ve insanını ele alırken Anadolu
halkının geleneklerini ve kültürünü de resimlerine aktarmıştır. Sanatçının resimlerine
yansıyan halk sanatı örneklerini sanatına, öznel bir yorumdan ziyade nesnel ve
belgeselci bir bakış açısı ile aktardığını söylemek yerinde olacaktır.
Bu makalede, Fikret Otyam'ın halk hikâyelerine
yer verdiği resimleri ele alınarak sanatçının biçemindeki yerel ve evrensel
etkiler tespit edilmekte ve bu eserler üzerine çözümleme ve tartışmalar
yapılmaktadır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Temmuz 2017 |
Gönderilme Tarihi | 10 Ocak 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 |