Anasır-ı erbaa olarak nitelendirilen dört unsurdan biri olan toprak, tarihi süreç içerisinde pek çok kültür ve dinde kutsal kabul edilmiştir. Varoluşun esasını oluşturduğuna inanılan hava, su, ateş ile birlikte toprak, Türkler tarafından da “ıduk yer-sub” anlayışı çerçevesinde kutsal telakki edilmiştir. Türk mitolojisinde toprak, bolluk ve bereketin kaynağı, canlıları içerisinde barındıran, besleyen, koruyan bir yaşam mekânı olarak görüldüğü için bir “ana” olarak kabul edilerek “yer ana”, “toprak ana” kavramlarıyla nitelendirilmiş ve canlı bir varlık olarak düşünülmüştür. Geçmişten günümüze Türkler tarafından kutsal kabul edilen toprak, aynı zamanda bir em, bir şifa kaynağı, bir sağaltma aracı olarak da görülmüş ve kullanılmıştır. Bugün Anadolu halk hekimliğine ilişkin yapılmış çalışmalar incelendiğinde, Anadolu insanının toprak temelli birtakım halk hekimliği uygulamalarıyla doğum öncesi, doğum esnası ve doğum sonrasında anneye ve çocuğa tatbik edilen işlemlerde, sağaltma ocaklarının tedavi yöntemlerinde toprağı kullandıkları, ziyaret yerleri etrafında oluşan inanç ve uygulamalarda kutsal mekânın toprağından yararlandıkları görülmektedir. Çalışmada, doğumla ilgili uygulamalarda, ocaklara, türbe ve ziyaret yerlerine başvurularak yapılan sağaltma yöntemleriyle diğer halk hekimliği uygulamalarında hangi rahatsızlıkların tedavisinde toprağın kullanıldığı ve bu uygulamaların nasıl tatbik edildiği hakkında örneklerden hareketle bilgi verilecektir. Ayrıca toprak etrafındaki inanış ve uygulamaların Anadolu sahası halk hekimliğine yansımaları ve toprağın işlevleri ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Regarded as one of the four elements dubbed anasır-ı erbaa, soil has always been considered holy in many cultures and religions. Besides air, water and fire which make up the essence of existence, soil has always been seen sacred by Turks within the concept of ıduk yer-sub meaning holy ground and water. Soil has been referred as the ‘mother earth’ and reckoned a living thing and was adopted as a mother, source of abundance, wealth and a habitat of sheltering, feeding and conserving livings. Being regarded as sacred by Turks throughout history, soil was also regarded as a medicine, source of cure and a means of treatment. When studies carried out in Anatolia within the concept of folk medicine are analyzed, it can be seen that Anatolian community made use of soil via several folk medicinal prenatal, natal and post-natal practices performed on both the mother and the child in treatment houses and they benefited from the soil of recreation places formed around sacred places. In this study, it is aimed to provide data about natal practice and other folk medicinal practices carried out in treatment houses, tombs and visited areas benefitting from the sample cases as to the way how these practices were carried out for the treatment of which ailments. Besides, it is aimed to reveal the implications of the beliefs and practices of soil within folk medicine in Anatolia as well as its functions.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 22, 2018 |
Submission Date | February 6, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |
Selcuk University Journal of Faculty of Letters will start accepting articles for 2025 issues on Dergipark as of September 15, 2024.