Juan Goytisolo Çağdaş İspanyol Edebiyatı’nın en önemli yazarlarından birisidir. Yazarın birçok kitabı Türkçe’ye çevrilmesine ve özellikle son dönemlerde yazdığı kitaplarında Türk kültürünün unsurlarına yer vermesine rağmen kendisi hakkında dilimizde yapılan çalışmalar yok denecek kadar azdır. Bu makalenin amaçlarından birincisi yazarın Kırk Günlük Süre adlı romanında Hristiyanlık ve Müslümanlık unsurlarını ele alarak Batı ve Doğu kültürlerini incelemek; ikincisi ise İspanyol Edebiyatı üzerine çalışmalar yapan kişilerin dikkatini yazara ve eserlerine çekmektir.İspanya İç Savaşı’ndan (1936-1939) kısa bir süre önce 1931 yılında Barselona’da doğan Goytisolo iç savaş sırasında çocukluğunu yaşamış talihsiz 30’lar kuşağı yazarlarındandır. Yazar iç savaş sonrası başlayan General Franco’nun Hristiyanlıktan başka dinlere ve kültürlere karşı katı ve hoşgörüsüz olan diktatörlüğü döneminde gençlik yıllarını geçirmiştir. 1956 yılında kesin olarak Paris’e yerleşen yazar bulduğu özgürlük ortamıyla farklı din ve kültürlerle de ilgilenmeye başlamıştır. Doğu kültürü ile tanışması Cezayir olayları nedeniyle olmuştur. Cezayir bağımsızlık savaşı sırasında Fransız hükümetinin ve aydınlarının gösterdikleri davranışlardan dolayı yazar hayal kırıklığına uğramış ve Fransa’da yaşayan birçok Afrika kökenli kişinin polis tarafından tutuklanması yazarın Avrupa’ya ve içinde bulunduğu kültüre karşı bakış açısının değişmesine ve Doğu felsefesini ve kültürünü incelemesine neden olmuştur.İslamiyet’in Batı dünyasında yanlış anlaşıldığını düşünen Goytisolo İslam kültürü ilgili birçok yazı yazmış ve romanlarında sadece Hristiyanlık öğelerini değil İslam kültürünün unsurlarını da kullanmıştır. Her iki kültürü birlikte kullandığı yapıtlarından birisi de 1991 yılında yayımlanan Kırk Günlük Süre’dir. Dante’nin Hristiyan dünyası için en önemli eserlerden biri olan İlahi Komedya’dan etkilenen yazar eserinde İslâmiyet’te yer alan berzah âlemini anlatmaktadır. Roman bir başka yönden bakıldığında politik unsurlar da içinde barındırmaktadır. Güncel konuları yakından takip eden ve bu konuları romanlarında kullanan yazar romanın yazıldığı dönemde meydana gelen Körfez Savaşı’nı din olgusu çerçevesinde değinmiş ve bu savaşın sonuçlarına da kitabında yer vermiştir. Bu bağlamda yazar Batı dünyasının bu savaş üzerindeki etkilerini de ortaya koymuş ve Batı’nın Doğu coğrafyasına yaptığı siyasi müdahaleyi eleştirmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 29, 2015 |
Submission Date | February 13, 2016 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 33 |
Selcuk University Journal of Faculty of Letters will start accepting articles for 2025 issues on Dergipark as of September 15, 2024.