Çevrenin korunması ve doğadaki kaynakların sürdürülebilirliği konularının önem ve öncelik kazanmasıyla birlikte işletmeler tedarikçileriyle ilişkilerinden başlamak üzere, üretim işlemleri ve üretim sonrasındaki tüm faaliyetlerinde çevreye duyarlı olmak zorunda kalmışlardır. Çevre yönetimi olarak ele alınan bu duyarlılık, önceleri yasaların ve yönetmeliklerin zorlamasıyla, reaktif yaklaşımlarla ele alınmıştır. Günümüzde ise çevreye verilen zararın azaltılması kadar bunun ekonomik faydasının da araştırılmasının gerekliliği ile pıoaktif olarak ele alınmaya başlanmıştır. Bu kapsamda işletmeler için çevre yönetimi, ana hedefi çevreye olan etkinin en aza indirgenmesi ve sürdürülebilir rekabet avantajının sağlanması olan bir kavram olarak kabul edilmektedir. Sürdürülebilirlik, çevre yönetimi ve tedarik zincirlerinin kesişiminden doğan Yeşil Tedarik Zinciri Yönetimi de ağ rekabetinin geçerli olduğu günümüzde; maliyet, hız ve planlama bakımından işletmelerin ekonomik ve çevre performanslarını dengelemelerini sağlayan bütüncül ve etkin bir araçtır.
Bu çalışmada, çevre yönetiminin gelişim aşamaları sanayileşmenin arttığı yıllardan başlayarak kronolojik bir sıralama ile değerlendirilmiş, gelinen noktada işletmelerin neden “yeşil” düşünmeleri gerektiğinin altı çizilmiş ve işletmelerin geliştirebilecekleri çevreci uygulamalardan bahsedilmiştir. Bu uygulamaların en kapsamlı olanlarından yeşil tedarik zinciri yönetimi kavramsal bir altyapı oluşturmak amacıyla detaylı olarak incelenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | May 6, 2014 |
Submission Date | December 31, 2014 |
Published in Issue | Year 2008 Volume: 10 Issue: 1-2 |
Journal of Selçuk University Social Sciences Vocational School is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).