19. yüzyılda mali ve askeri açıdan zayıf durumda olan Osmanlı Devleti, jeopolitik ve jeostratejik açıdan büyük öneme haiz Ortadoğu ve Anadolu’yu elinde bulundurmaktaydı. Dönemin güçlü devletleri İngiltere, Fransa, Rusya Osmanlı egemenliğindeki bu toprakları ele geçirmek veya bölgede nüfuz alanı oluşturmak için dini, siyasi, mali, kültürel bütün argümanları kullanmaktaydılar. Hz. İsa ve havarilerinin yaşadığı, Hıristiyanlığın yayıldığı bölge olması nedeniyle Osmanlı Devleti misyonerlerin en çok ilgi duydukları ve en yoğun faaliyet gösterdikleri coğrafya olmuştur. Misyoner örgütleri kurdukları “misyon”lar yanında ilkokuldan yüksekokula kadar açtıkları eğitim kurumları, yetimhane, hastane matbaa, vb yardım kurumlarıyla çok yönlü bir misyonerlik faaliyetlerine girişmişlerdir. Ancak misyonerlik faaliyetleri Müslüman ve Yahudiler arasında etkili olamayınca faaliyetlerini Hıristiyan azınlıkları kendi mezheplerine kazandırmak üzerine yoğunlaştırdılar. Bu noktada Hıristiyan azınlıkları kullanarak bölgede nüfuz sahibi olmayı hedefleyen dönemin güçlü devletlerinden büyük yardım gördüler. Misyonerler azınlıkları bir yandan kendi mezheplerine kazandırmaya çalışırlarken diğer yandan da verdikleri eğitimle millî duygularını uyandırarak Osmanlı’dan koparmak ve himayesinde oldukları devletin nüfuzu altına almak için uğraştılar. Bu Hıristiyan azınlıkların başında da Ermeniler gelmekteydi. Osmanlı Devleti Fransa'nın baskısı ile 1830'da Katolik Ermenilerini ayrı bir cemaat olarak tanımıştır. Amerika ve İngiltere'nin baskısı ile 1850 yılında Protestan Ermeniler de ayrı millet statüsünü elde etmiştir. Ortodoks Ermeni cemaati de Rusya tarafından desteklenmiştir.
Çalışmamızda; Ermeni Meselesinin doğuşu ve tehcire kadar olan süreci, dönemin güçlü devletlerinin süreçte oynadıkları roller üzerinden değerlendirilecek, yine bu güçlü devletlerin Osmanlı Devleti üzerindeki hedefleri ve bu hedeflere ulaşmada Ermenilerden nasıl faydalandıkları, Ermenilerle ilişkilerinde temel aktör olarak kullandıkları ve himaye ettikleri misyoner örgütlerinin faaliyetlerine değinilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |