The Mediterranean region has always been an important region for the European Union, both historically and regionally. The first official approach of the Union to the Mediterranean as a region began with the "Global Mediterranean Policy" in 1972, and the Barcelona Declaration, which led to the “Euro-Mediterranean Partnership”, was published in 1995, and then, as a continuation of the Barcelona Process, the "Union for the Mediterranean", was implemented on 13 July 2008 with the initiatives of Nicolas Sarkozy, who held the presidency in 2007. This study aims to evaluate the impact of the conflict between Arab-Israeli on the Union's Mediterranean policies. As a result of the study, it was seen that the Arab-Israeli conflict was found to negatively affect the Union's policies towards the Mediterranean. Although the Union tries to play an active role in peace initiatives regarding the solution of the conflict between Palestine and Israel, it could not be effective in the main disputes particularly such as the Jerusalem issue, Jewish settlements, refugees, and borders. Accordingly, to achieve successful results from the EU's Mediterranean policies, the Arab-Israeli issues should be resolved, the Union should follow a more effective course of action for this.
Akdeniz bölgesi, Avrupa Birliği için hem tarihi hem de bölgesel açıdan daima önemli bir bölge olmuştur. Birliğin bir bölge olarak Akdeniz’e toplu, ilk resmi yaklaşımı 1972 yılındaki “Küresel Akdeniz Politikası” ile başlamış, 1995 yılında “Avrupa-Akdeniz Ortaklığı”nı sağlayan Barselona Bildirgesi yayınlanmış ve ardından 2007 yılında Fransa devlet başkanlığı görevini yürüten Nicolas Sarkozy’nin girişimleri ile “Akdeniz İçin Birlik”, Barselona Süreci’nin devamı olacak şekilde 13 Temmuz 2008’de hayata geçirilmiştir. Bu çalışma; Arap-İsrail arasındaki çatışmanın Birliğin Akdeniz politikaları üzerindeki etkisini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın sonucunda, Arap-İsrail çatışmasının Birliğin Akdeniz’e yönelik politikalarını olumsuz yönde etkilediği görülmüştür. Birlik her ne kadar Filistin ve İsrail arasındaki sorunun çözümüne ilişkin barış girişimlerinde aktif bir rol oynamaya çalışsa da özellikle Kudüs meselesi, Yahudi yerleşimleri, mülteciler, sınırlar gibi temel anlaşmazlık konularında etkin olamamıştır. Bu doğrultuda AB’nin Akdeniz’e yönelik politikalarından başarılı sonuçlar elde edilebilmesi için Arap-İsrail arasındaki sorunların çözülmesi, Birliğin bu noktada daha etkin bir yol izlemesi gerekmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 29, 2023 |
Submission Date | December 15, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 50 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License