It has been argued that the main cause of political violence has been income inequality since ancient times. While some studies have indicated no relationship between income inequality and political violence, some have argued that the level of economic development is a stronger determinant of political violence. While the arguments of relative deprivation argue that there is a direct relationship between the various forms of poverty, evoked dissatisfaction and collective political violence, the resource mobilization movement; rejected the assumption of a direct relationship between dissatisfaction and political violence. In the researches that try to determine the relation between regime repression and political violence; it was argued that political violence emerged under the structure of a moderately oppressive regime. In short, this study reports a data analysis of the relevant nation with a discussion of the relative deprivation of resource mobilization, examining the effects of income disparity and regime repression on the level of political violence
Eski çağlardan beri siyasal şiddetin temel nedeninin gelir eşitsizliği olduğu ileri sürülmüştür. Bazı çalışmalar gelir eşitsizliği ve siyasal şiddet arasında hiçbir ilişkinin olmadığını belirtirken, bazıları ekonomik gelişme seviyesinin siyasal şiddetin daha güçlü bir belirleyicisi olduğunu savunmuşlardır. Göreceli yoksunluk tartışmaları ise yoksunluğun, uyarılmış hoşnutsuzluğun ve kolektif siyasal şiddetin çeşitli türleri arasında direk bir ilişki olduğunu savunurken kaynak seferberliği akımı; hoşnutsuzluk ve siyasal şiddet arasındaki direk bir ilişki varsayımını reddetmiştir. Rejim baskıcılığı ve siyasal şiddet arasındaki ilişkiyi saptamaya çalışan araştırmalarda ise; siyasal şiddetin orta baskıcı bir rejim yapısı altında ortaya çıktığı görüşü savunulmuştur. Kısacası bu çalışma gelir eşitsizliği ve rejim baskıcılığındaki çeşitliliğin siyasal şiddet seviyesi üzerindeki etkisini inceleyerek kaynak seferberliğine karşı göreceli yoksunluk tartışmasıyla alakalı ulusa karşı bir veri analizi bildirmektedir
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 28 |