Bu makalede Fârâbî’nin (öl. 950) nefs düşüncesinin yetkinleşme teorisi bağlamında bir okuması yapılmaktadır. Fârâbî’nin nefs teorisi farklı çalışma-larda konu edilmesine ve yetkinleşme konusunun Fârâbî felsefesi bağlamın-daki önemi ortaya çıkmış olmasına rağmen, bu konunun Fârâbî’nin anlatısı-nın geneline ve felsefesinin tümüne nasıl yayıldığı fenomenolojik bir yakla-şımla metinler üzerinden detaylı olarak gösterilmiş değildir. Burada fenome-nolojik ifadesi ile kasıt, Fârâbî’nin teorisini yine Fârâbî gözlüğüyle onun felsefesinin bütünlüğü içerisinde anlamaya çalışmaktır. Makalenin literatüre yapmak istediği katkı, yetkinleşme konusunun özellikle nefs teorisi ve ilimler tasnifinin temeline nasıl oturduğunu göstermektedir. Bu amaçla Fârâbî felse-fesinin bütününe sirayet eden mertebe teorisi vb. konular da yine yetkinleşme ve tecevhür düşüncesi bağlamında irdelenmiştir.
Makalenin temel problemi, Fârâbî’nin nefs teorisindeki yaklaşımlarının nasıl şekillendiğinin yetkinleşme düşüncesi üzerinden tespit edilmesidir. Bu bağlamda makalenin temel argümanı şudur: Fârâbî nefs teorisinde cevher-leşme (tecevhür) kavramını öne çıkararak nefsin maddi ve maddi olmayan yönlerini birleştirmekte ve dinamik nefs teorisi olarak isimlendirilmesi gere-ken bir teori inşa etmektedir. Bu çalışmada öne sürülen iddia ise yetkinleşme düşüncesinin Fârâbî felsefesinin bütününe etki eden ve Fârâbî felsefesinin yorumu ile ilgili olarak temele koyulması gereken bir teori olduğudur. Bu konunun farklı yönlerden incelemesi yapılmakla birlikte bu çalışmadaki ana problem yetkinleşmenin nefs teorisine nasıl sirayet ettiği ve Fârâbî’nin tercih-lerini nasıl etkilediğini göstermektir. Bu bakımdan konuyla ilgili Fârâbî metinleri yakın bir okumaya tabi tutularak bu iddia temellendirilmeye çalışılmıştır. Bu okuma da nefsin madde ile ilişkisi ve ilimler üzerinden yetkinleşmesi bağlamında gerçekleştirilirken nefsin en nihai amacı olarak mutluluk konusu ayrı bir çalışmayı gerektirecek şekilde karmaşık olması nedeniyle dışarıda bırakılmıştır.
Bu çerçevede çalışmada ilk olarak cevherleşme (tecevhür) düşüncesinin Fârâbî tarafından nasıl kurgulandığı gösterilmektedir. Akabinde de makalede cevherleşmenin akıl üzerinden tasvirine odaklanılmaktadır. Bu genel bağlam içerisinde en yetkin varlık olarak Tanrı düşüncesi dahilinde Fârâbî felsefesinde mertebe teorisi incelenmektedir. Fârâbî’nin kuvve kavramı bağlamındaki açıklamaları da bu kritik kavramın nefsin ve aklın cevherleşmesi sürecinde oynadıkları rol bakımından irdelenmektedir. Zira Fârâbî kuvve kavramının Aristotelesçi anlamını bu kavramı nefsin değişim süreçlerini düzenleyecek şekilde açıklayarak yorumlamaktadır. Bu çalışmada Fârâbî’nin bu yorumunun dinamik nefs teorisi çerçevesinde şekillendiği üzerinde durulmaktadır.
Zira Fârâbî nefsin varlığa çıkış sürecini maddi ve maddi olmayan varlık arasında ara bir varlık olmak bakımından temellendirir. Bu temellendirme Fârâbî’nin düalist ve materyalist insan anlayışları karşısındaki konumunun gözlemlenmesi bakımından önemlidir. Çünkü Fârâbî, ne tam tamına düalist ne de bütünüyle materyalist bir yaklaşımı benimser. Bu çalışmada üzerinde durulan husus bu yaklaşımın Fârâbî’nin nefs teorisine dinamik bir karakter verdiğidir. Diğer taraftan Fârâbî aklî yetkinleşmenin ilimler üzerinden gerçekleştiğini de açıkça vurgulamaktadır. Bu bakımdan nefsin akıl gücü üzerinden cevherleşmesi aynı zamanda ilmi bir yetkinleşme olarak tebarüz etmektedir. Fârâbî açısından nutk gücündeki yetkinleşmenin dinamosunu mantık ilmi oluşturmaktadır. Bu bakımdan Fârâbî’nin ilimler tasnifinin temelinde de yetkinleşme düşüncesi görülmektedir.
İslam Felsefesi Fârâbî Nefs Akıl Güç Yetkinleşme Cevherleşme
Bu makaledeki bulgular yazarın doktora tezinde ulaştığı sonuçlara dayanmaktadır ve makale yazarın doktora tezinden üretilmiştir.
İbn Haldun Üniversitesi
This article provides a reading of al-Fārābī's (d. 950) thought on the soul in the context of the theory of perfection. Although al-Fārābī's theory of the soul has been the subject of various studies and the importance of the subject of perfection in al-Fārābī's philosophy has been revealed, how this subject pervades al-Fārābī's narrative and philosophy in general has not been shown in detail through texts with a phenomenological approach. With phenomenological approach here, the article aims to analyze the problem through al-Fārābī's lens in reference to his texts. This article seeks to contribute to the literature to show how the issue of perfection is embedded in the theory of the soul and the classification of sciences. For this purpose, issues such as the theory of degrees, which permeate the whole of al-Fārābī's philosophy, are also examined in the context of the idea of perfection and tajawḥur.
The article's main problem is determining how al-Fārābī's approaches in the theory of the soul are shaped through the idea of perfection. In this con-text, the main argument of the article is as follows: Al-Fārābī combines the material and immaterial aspects of the soul by emphasizing the concept of substantialization (tajawḥur) in his theory of the soul and constructs a theory that should be called the dynamic theory of the soul. The claim put forward in this study is that the idea of perfection is a theory that affects the whole of al-Fārābī's philosophy and should be the basis for the interpretation of al-Fārābī's philosophy. Although this issue has been analyzed from different perspectives, this study's main problem is showing how the idea of perfection permeates the theory of the soul and how it affects al-Fārābī's preferences. In this respect, a close reading of al-Fārābī's texts on the subject has been conducted to justify this claim. While this reading is carried out in the context of the soul's relation with matter and its perfection through the sciences, the issue of happiness as the soul's ultimate goal is left out due to its complexity that would require a separate study.
In this framework, the study first shows how al-Fārābī constructs the idea of substantialization (tajawḥur). Subsequently, the article focuses on the description of substantialization through the intellect. Al-Fārābī's explanations in the context of the concept of ḳuwwa are also examined in terms of the role this critical concept plays in the process of substantialization of the soul and intellect. This is because al-Fārābī interprets the Aristotelian meaning of the concept of potentiality by explaining this concept in a way that regulates the soul's transformation processes. This study emphasizes that al-Fārābī's interpretation is shaped within the framework of his dynamic theory of the soul.
Al-Fārābī grounds the process of the soul's coming into existence in terms of being an intermediate being between material and immaterial existence. This justification is important in terms of observing al-Fārābī's position vis-à-vis dualist and materialist conceptions of human beings. Al-Fārābī adopts neither a fully dualist nor a fully materialist approach. The point emphasized in this study is that this approach gives al-Fārābī's theory of the soul a dynamic character. On the other hand, al-Fārābī clearly emphasizes that intellectual perfection is realized through the sciences. In this respect, the substantialization of the soul through the intellect also manifests itself as a scientific perfection. For al-Fārābī, the science of logic constitutes the dynamo of the perfection of the faculty of thinking. In this respect, al-Fārābī's classification of sciences is based on the idea of perfection.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Philosophy |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | September 23, 2023 |
Acceptance Date | December 11, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 9 Issue: 2 |