Arap dili ve edebiyatı tarihinde sözlü rivayet geleneği ile yazım gelene-ğinin başladığı zaman dilimini keskin çizgilerle birbirinden ayırmak müm-kün olmasa da, bazı araştırmacıların tespitine göre hicri II. asır telif gelene-ğinin başladığı zaman dilimleri olarak kabul edilir. Şiir söyleme faaliyeti ise İslâmiyet’ten 150 sene öncesinde çoktan başlamıştır. Dolayısıyla telif gelene-ğinin başladığı süreyle şiirin başlangıcı arasında yaklaşık 3 asır vardır. Bu süre içerisinde Arap şiir mirasının bir kısmı sözlü rivayet geleneğiyle koruma altına alınabilmiştir. Bu geleneğin mimarları ise başta Züheyr b. Ebî Sülmâ (öl. 609 [?]) ve Hutay’e (öl. 59/678 [?]) gibi şair râviler olmak üzere sonraki nesilden hafızası güçlü olup “râviye” lakabıyla anılan Hammâd er-Râviye (öl. 160/776-77 [?]), Mufaddal ed-Dabbî (öl. 178/794 [?]), Halef el-Ahmer (öl. 180/796 [?]), Asmaî (öl. 216/831) ve İbnü’l-Aʻrâbî (öl. 231/846) gibi râviler olmuştur. Bu çalışmada İbnü’l-Aʻrâbî’nin hayatı, eserleri, hocaları ve öğrencilerinin yanı sıra dilciliği, râviliği ve tenkitçiliği gibi öne çıkan vasıfları çerçevesinde ilmî kişiliği incelenmeye çalışılmıştır. Şiir mirası, özelde Arap dili ve edebiyatında genelde İslâmî ilimlerde çok önemli bir yeri haizdir. Ça-lışmanın önemi ise; şiir mirasının, telif geleneğinin tam anlamıyla yerleşme-diği bir dönemde sonraki nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılmasına hizmet etmiş râvi neslinin önemli simalarından olan İbnü’l-Aʻrâbî’nin kişiliğinin incelenmesinde ortaya çıkmaktadır. İbnü’l-Aʻrâbî’ye dair Türkiye’de ansik-lopedi maddesi dışında herhangi bir müstakil araştırmanın olmaması çalış-manın hareket noktalarından biri olmuştur. Araştırmada klasik ve modern kaynaklar taranarak veri toplama yöntemine başvurulmuştur.
In the history of Arabic language and literature, although it is not pos-sible to distinguish sharply between the oral transmission tradition and the beginning of the tradition of writing, according to some researchers, the se-cond century of Hijri is considered to be the time when the tradition of wri-ting began. The activity of reciting poetry, on the other hand, had already begun 150 years before Islam. Therefore, there are about 3 centuries between the beginning of the tradition of composition and the beginning of poetry. During this time, some of the Arab poetic heritage was preserved through the oral transmission tradition. The architects of this tradition were poet narrators such as Zuhayr b. Abī Sulmā (d. 609 [?]) and Hutay'ah (d. 59/678 [?]), and Hammād al-Rāwiya (d. 160/776-77 [? 160/776-77 [?]), al-Mufaḍḍal al-Ḍabbī (d. 178/794 [?]), Khalaf al-Aḥmar (d. 180/796 [?]), al-Aṣmaʿī (d. 216/831) and Ibn al-ʿAʿrābī (d. 231/846). In this study, we have tried to analyze Ibn al-ʿAʿrābī's life, works, teachers and students, as well as his scholarly personality within the framework of his prominent qualities such as linguism, transmission (riwāya) and criticism. Poetic heritage has a very important place in Arabic language and literature in particular and Islamic sciences in general. The importance of this study lies in analyzing the personality of Ibn al-ʿAʿrābī, one of the important figures of the rāwī ge-neration, who served to transmit the poetic heritage to the next generations in a healthy way at a time when the tradition of writing was not fully estab-lished. The lack of any independent research on Ibn al-ʿAʿrābī in Turkey ot-her than an encyclopedia article has been one of the starting points of this study. In this study, classical and modern sources were scanned and data collection method was used.
Arabic Language and Literature Ibn al-ʿAʿrābī Poetry Narration Rāwiya Criticism Nawadir and Garîb
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Arabic Language and Rhetoric |
| Journal Section | Articles |
| Authors | |
| Publication Date | June 30, 2025 |
| Submission Date | March 11, 2025 |
| Acceptance Date | May 20, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 11 Issue: 1 |