Kitab-ı Dedem Korkut adıyla bilinen Dresden nüshasının tespit edilmesiyle
sadece Türk halkları için değil tüm bilim dünyası için yeni bir dönem başlamıştır.
Dede Korkut Hikâyeleri olarak bilinen Oğuz boylarına ait destanların tespiti bütün
bilim camiasında büyük heyecan uyandırmıştır. Dede Korkut Hikâyeleri’nin Vatikan
nüshasının bulunması ise bu heyecanı artırmıştır. Vatikan nüshası Dresden nüshasında
görülen bazı okuma sorunlarının giderilmesini sağlamıştır. Bu destanlar Oğuz
Türklerine ait olmasına rağmen tüm insanlığın kültürel değeri olarak görülmelidir.
Dede Korkut Oğuz boylarının, özelikle de Müslüman Türk halklarının ortak değeridir.
Dede Korkut, halkın bilgesi, yol göstericisi, kâhini, hekimi, ozanı ve saygıdeğer
kutsal figürüdür. Tahta çıkan hakanların veziridir, hakanlar onun önünde eğilir, ona
saygı gösterirlerdi. O, iradesiyle hakanı tahta çıkartır ve tahttan indirir. Hakan ve
halk onun kararlarını ve söylediklerini yaparlar. V. M. Jirmunskiy, yazılı ve sözlü
kaynaklara dayanarak Dede Korkut’un tarihî ve efsanevi kişiliğine ait özellikleri tespit
etmiştir. Korkut adı etrafında sayısız menkıbe teşekkül etmiştir. Korkut’un yaşı,
yaşam yeri ve mezarının bulunduğu yer, ölümden kurtulmak için kaçmaya başladığı
ve dünyanın merkezi olan Sır-Derya Nehri’dir. Şamanlık inancının şaman-ozanı
olan kâhin Korkut-Ata kültü teşekkül etmiş, bu kült ve Korkut motifi Oğuz halklarının
batıya ilerlemeleri neticesinde Kafkasya ve Anadolu sahasında da yayılmıştır. Kimi
tarihî kaynaklar Korkut Ata’yı Hz. Muhammed’in çağdaşı olarak göstermiş, o, Hz.
Muhammet’e iman etmiş, Müslüman olmuş ve Oğuzlar arasında İslam’ın tebliğcisi olmuştur. Korkut figürü efsanevi ve itibari bir kişiliktir, ancak onu, tarihî kaynaklara
göre Oğuz hakanlarına vezir olarak hizmet etmiş gerçek kişilik olarak da görmekteyiz.
The discovery of Dresden copy of the “Kitab-ı Dedem Korkut”, started the new
period not only for Turkish people but also for the whole academic world. The discovery
of epics blonging to Oghuz clan which are known as Stories of Dede Korkut, has
thrilled the academic society. On the other hand the discovery of Vatican copy of Stories
of Dede Korkut has increased the level of excitement. Vatican copy of it, helped to
fix some reading problems existing in Dresden copy. Even though these epics belong
to Oghuz Turks, they are seen as cultural heritage of the whole humanity. Dede Korkut
is a common haritage of Oghuz Turk clans, especially Muslim Turks. Dede Korkut
is a wise man of clan, leader, foreseer, healer, poet, and a holly man who is respected.
He is a vizier of crowned kings, so kings hail to him, show respect to him. He would
enthrone kings or depose kings with his might. Kings and society would do whatever
he says. V. M. Jirmunskiyh detected his historical and mthycal characteristic based
on written and oral sources. On the name of Korkut there are many legends. The age,
place he lived and his tomb is located at Sır-Derya River which he ran away in order
to get rid of death and center of the world. Schamanism consisted of Korkut-Ata cult
who was shaman, poet and foreseer, and this cult and myth were brougth to Caucasia
and Anatolia as a result of historical migration of Oghuz clan to those land. According
to some sources Korkut-Ata was thought to have lived in the same period with
Hz.Muhammet and he accepted his religion, became a Muslim and expanded Islam
among Oghuz clan on the other land, he is a mythical character but according to
some historical sources he is seen as a vizier of Oghuz kings.
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | May 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 41 |