Hz. Peygamber vahye muhatap olduktan sonra aile efradından başlamak üzere yakınlarını ve mensubu olduğu Kureyş kabilesini İslam'a davete başlamıştır. Ancak Kureyş kabilesinin ileri gelenleri onun davetini kabul etmedikleri gibi İslam'ın yayılmasına engellemek için de büyük bir gayret için girmişlerdir. Özellikle hac, umre veya ticaret için Mekke'ye gelenleri karşılayarak Hz. Peygamberle görüşmemeleri ve sözlerine kulak vermemeleri konusunda uyarıda bulunmuşlardır. Mecnun, kâhin ve sihirbaz gibi iftiralarla da sözlerine itibar edilmemesine çalışmışlardır.
Bir gün Mekke'ye Yemen'den Tufeyl bin Amr ed-Devsî isimli putperest bir şahıs gelmiştir. Kureyşliler daha önceden tanıdıkları ve kabilesi içinde saygınlığı olduğunu bildikleri Tufeyl'i baba ile oğlu, eşleri ve kardeşleri birbirinden ayırdığını dile getirerek Hz. Peygamberi dinlememesi ve onunla konuşmaması hususunda ikaz etmişlerdir. Kureyş müşriklerinin ısrarları üzerine kulaklarına pamuk tıkayan Tufeyl bin Amr, doğruyu yanlıştan, güzeli çirkinden ayırt edebilecek kabiliyete sahip olduğunu düşünerek, Hz. Peygamberi dinlemiş ve duyduğu güzel sözler karşısında Müslüman olmuştur.
Bu çalışmada Tufeyl bin Amr'ın Mekke'ye gelip Müslüman olduktan sonra başta aile efradı olmak üzere kabilesini İslam'a daveti, Hz. Peygamberle beraberliği ve Yemame Savaşı'nda şehit olmasına kadar geçen hadiseler ele alınmıştır.
After the prophet revelation, he started to invite his relatives and the Qurayshi tribe, to whom he was a member, to Islam. However, the leaders of the Quraysh tribe did not accept her invitation and went to great lengths to prevent the spread of Islam. They welcomed those who came to Makkah especially for pilgrimage, umrah or trade and warned them not to meet with the Prophet and not to listen to their words. Mecnun also tried not to be respected by slanders such as priests and magicians.
One day, a pagan person named Tufeyl bin Amr ed-Devsî came to Mecca from Yemen. The Qurayshis warned Tufeyl, whom they knew before, and that he knew that he was respected among his tribe, that he did not listen to and talk to the Prophet by saying that he separated the father and his son, spouses and siblings. Tufeyl bin Amr, who put cotton in her ears upon the insistence of Quraysh polytheists, listened to the Prophet and thought that she had the ability to distinguish right from wrong to beautiful ugly.
In this study, Tufeyl bin Amr's invitation to the tribe of Islam, especially his family, after his coming to Mecca and became a Muslim, and the events that lasted until he was martyred in the Battle of Yemame.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2019 |
Submission Date | April 16, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |
Türkiye İlahiyat Araştrımaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.