Sufism, as a
discipline investigating the spiritual dimension of Islamic belief, focuses on
the attitudes and behaviors which are necessary for the spiritual development
of the individual. Because the individual possesses the spiritual character,
sufi individual ensures the development of spiritual dimension of the religion,
which contributes to a deep understanding of human dimensions. When considered
from this point of view, Sufi life contributes to multiculturalism with respect
to coexistence of with varied cultures which is emphasized today. Since the
obligation of people has in different beliefs and cultures to live together, it
is a necessity to determine the basic principles of co-existence culture.
Mutual respect, understanding and especially understanding the thoughts of
individuals who are different from our own beliefs and culture, and sensation
of their shared perception with us is an essential condition for living
together. From this perspective, it is possible to say that the Sufi way of
life, developing notion by centering on the human and its tendencies,
contributes to the multicultural life.
Tasavvuf, İslam inancının mânevî boyutunu
inceleyen bir bilim dalı olarak, bireyin ruhsal gelişimi için gerekli tutum ve
davranışlar üzerine durur. Sûfi birey mânevî karaktere sahip olması nedeniyle
dinin bâtınî/kalbî boyutunun gelişmesini temin eder ve bu da insânî boyutların
derinlemesine anlaşılması konusuna katkı sağlar. Bu durumda bireyin bakış tarzı
genişler ve farklı kültürde olan diğer bireylerle anlaşması ve yaşaması
kolaylaşır. Bu çerçeveden bakıldığında sûfî yaşam günümüzde öne çıkarılan
farklı kültürlerle bir arada yaşama anlamında kullanılan çokkürtürlü yaşam
tarzının gelişmesine katkı sağlar. Farklı inanç ve kültürde olan insanların bir
arada yaşama zorunluluğu olduğuna göre, birlikte yaşama kültürünün temel
prensiplerini belirlemek bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Karşılıklı
saygı ve anlayış ve özellikle de kendi inanç ve kültür yapımızdan farklı olan
bireylerin düşüncelerini anlama ve bizimle ortak yönlerinin olduğunu kavrama
birlikte yaşamak için gerekli bir durumdur. Bu çerçeveden bakıldığında insanı
ve onun eğilimlerini merkeze alarak düşünce geliştiren sûfî hayat tarzının
mültikültürel yaşama katkı sağlayacağını söylemek mümkündür.
Subjects | Religious Studies |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 29, 2017 |
Submission Date | December 4, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 1 Issue: 2 |
Türkiye Journal of Theological Studies is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).