Yaşamak ve var olmak arasındaki ilinti ve birbirinin yerine kullanılabilecek kavramlar gibi görünseler de düşünsel arka planları, tarihsel süreçleri, gündelik hayatla ve özellikle varoluşçulukla ilişkileri irdelendiğinde ikisinin farklı olduğu görülür. Kavramların metinlerde ayrı konumlandırılmasını sağlayan bu farklılığın en önemli sebebi varoluşçuluktur. Sunduğu perspektifle varoluşçuluk, bu kavramların olduğu metinlerin arka planının iyi irdelenmesini, ilişkili oldukları kavramların ne olduğunu ve mahiyetini açımlayarak, metinlerdeki estetik ve katmanlı yapıyı ortaya çıkarmaya odaklanır.
Bu kavramlar arasındaki ilişkinin kesiştiği varoluşçuluğun konumu, başta felsefi, edebi sonrasında diğer metinlerde imgesel söyleyiş, çağrışım, yayılan ve derinleşen anlam katmanlarıyla göze çarpar. Bu metinlerin yazarlarıyla ilgili olarak birçok kişiden söz etmek mümkün. Fakat edebi sahada bu anlamda öne çıkan isimlerden biri İsmet Özel’dir. Şiir serüveninde bireyin varoluşunu sorgulayan söylemin yerleşikliği, Özel’i bu anlamda farklı kılar. Çünkü Özel’in söyleminde yaşam ile varolmak varoluş düzleminde farklı anlamlar ihtiva ederler. Yaşam, genel algı içerisinde ilk insandan günümüze değin kuralları olan, gündelik yaşamla ilintili olarak görünürken; varolmak, devinimle alakalı, öznenin eylemlerine yaslanan, tercihte bulunabilen, bireyin kimliğine vurgu yapan, özetle varoluşçulukla ilintili; bunlara ilaveten İslam geleneğine sıkça atıfta bulunan, söylemini bu kültürün üzerine inşa eden bir özelliktedir.
Bu çalışmada Özel’in Amentü ve Münacaat metinlerinden yola çıkılarak yaşamak ve varolmak kavramları bağlamında varoluşçuluk tartışılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Creative Arts and Writing |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | August 31, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |