This study deals with the historical process of Sufis known by the name “Samut” in Anatolia and the tombs and dervish lodges or zawiyas built by them. The relationship between the Samudi Order in Egypt and the Anatolian Samoudies remains ambiguous. Although it is thought that the Samudies in Anatolia were influenced by the former, the foundations of Anatolian Samudism were laid when Hacı Bektaş Veli gave the name “Samut” to his caliph. The historical process of Anatolian Samudism, which started with Hızır Samit, Hacı Bektaş Veli’s caliph in the 13th century, continued in the 14th century with the adoption of the name “Samut” by those coming from Khorasan. By the 15th century, important figures such as Kara Samut, Zincirli Samut, and Yünlü Samut emerged. These Sufis came into contact with Timur and some of them traveled around Anatolia with him. This strengthens the idea that the lodges (zawiyas) named “Samut Dede/Baba” in Sivas, Ankara, Uşak, and İzmir, which were on the route of Timur’s Anatolian Campaign, may have been established during this period. Sufis with the name “Samut” in Anatolia were active in both social and Sufi contexts for a long time. The study examines the activities of such Sufis and the historical processes of their tombs and dervish lodges in light of the information in archival sources, velâyetnâmes, chronicles, and copyrighted works.
Bu çalışma, Anadolu’daki Samut lakaplı mutasavvıflar ile onların vasıtasıyla vücuda getirilen türbe, tekke veya zâviyelerin tarihi sürecini ele almaktadır. Yapılan çalışmalarda Mısır’da bulunan Samudî Tarikatı ile Anadolu Samudîleri arasındaki ilişki muğlaklığını korumaktadır. Her ne kadar Anadolu’daki Samudîlerin Mısır’daki Samudî Tarikatı’ndan etkilenmiş olduğu düşünülse de Hacı Bektaş Veli’nin kendi halifesine Samut ismini/lakabını vermesiyle beraber Anadolu Samudîliğinin temellerinin atıldığı söylenebilir. XIII. yüzyıldan itibaren Hacı Bektaş Veli’nin halifesi Hızır Samit ile başlayan Anadolu Samudîliğinin tarihî süreci XIV. yüzyılda Horasan’dan gelenlerin Samut ismini/lakabını benimsemeleriyle devam etmiştir. XV. yüzyıla gelindiğinde Kara Samut, Zincirli Samut ve Yünlü Samut gibi önemli figürlerin ortaya çıktığı görülmektedir. Söz konusu Samut lakaplı mutasavvıfların Timur ile temas ettikleri ve bazılarının Timur ile beraber Anadolu’yu dolaştıkları bilinmektedir. Bu durum Timur’un Anadolu Seferi sırasında izlediği güzergâh üzerinde bulunan Sivas, Ankara, Uşak ve İzmir’deki Samut Dede/Baba isimli tekke veya zaviyelerin bu dönemde kurulmuş olabileceği fikrini kuvvetlendirmektedir. Anadolu’daki Samut lakaplı mutasavvıfların hem soysal hem de tasavvufî bağlamda uzun bir süre boyunca faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır. Bu çalışmada Anadolu’daki Samut lakaplı mutasavvıfların faaliyetleri ve onlara ait türbe, tekke veya zâviyelerin tarihi süreçleri arşiv kaynaklarına, velâyetnâmelere, kroniklere ve telif-tetkik eserlere yansıyan bilgiler ışığında ele alınmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Historical Studies (Other) |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | December 31, 2024 |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | August 20, 2024 |
Acceptance Date | November 1, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 62-Aralık 2024 |
The articles sent to the Journal of Waqfs with a request for publication are subject to preliminary examination by the Editorial Board and at least two academicians who are experts in their fields are sent for review. The copyright of the articles accepted to be published in the Journal of Waqfs with the referee reports and the decision of the Editorial Board is deemed to have been transferred to the General Directorate of Foundations, and a royalty fee is paid to the published articles in accordance with the relevant legislation.